Serdar Tuncer oyunu 'Bağdat'ta çatışma' için kullandı

Şair, yazar ve televizyon programcısı Serdar Tuncer, Anadolu Ajansının (AA) düzenlediği "Yılın Fotoğrafları" oylamasına katıldı.

AA muhabirleri ve foto muhabirlerinin yurt içinde ve dışında çektiği fotoğrafları inceleyen Tuncer, "haber", "yaşam" ve "spor" kategorilerinde 3 fotoğraf için oy kullandı.

Bazı fotoğrafların hikayesinden bazısının görselinden etkilendiğini ve bu yönüyle seçim yapmakta zorlandığını belirten Tuncer, haber kategorisinde Murtadha Al-Sudani'nin "Bağdat'ta çatışma" adlı fotoğrafına oy verirken, "Şu acıyı kelime ifade edemez. Şu anı denk düşürmek kıymetli diye düşünüyorum. Bağdat'ta bir daha çatışma olmasın umuduyla bu fotoğrafa oy veriyorum." ifadesini kullandı.

Bağdat'ta çatışma

Spor kategorisinde tercihini Şebnem Coşkun'un "Milli yüzücü Nil Şahin" adlı fotoğrafından yana kullanan Tuncer, yaşam kategorisinde ise Band Kanani'nin "Kabe'de koronavirüs sessizliği" isimli fotoğrafını oyladı.

Milli yüzücü Nil Şahin

Tuncer, yaşam kategorisinde oy kullandığı fotoğrafa ilişkin, "Bu kategoride seçim yapmak da zor ama kalbimle hareket edeceğim. Diğer fotoğraflar da kuşkusuz çok çok güzeldir, bu fotoğraf (Kabe'de koronavirüs sessizliği) İbrahim Aleyhisselamdan bu tarafa yaşanan ve belki de kıyamete kadar bir defa yaşanacak olan bir ilkin dondurulmuş anı. Pandemi deyince bir Müslüman yüreği bir sebepten sızlayacaksa işte şu kare o sebebin fotoğrafıdır." değerlendirmesini yaptı.

Kabe'de koronavirüs sessizliği

"Bir fotoğrafı dünya medyasının alıp kullandığını görünce göğüsüm kabarıyor"

Tuncer, AA'nın acar, işini iyi bilen ve liyakat sahibi muhabirlerinin güzel fotoğraflara imza attığını ifade etti.

AA'nın Türkiye'nin dünya ölçeğinde bir markası olduğuna vurgu yapan Tuncer, şöyle konuştu:

"Yeryüzünde bir devletten bahsettiğiniz vakit sadece bir devletten bahsetmiş oluyorsunuz. Bunun bir istisnası var o da Türkiye'dir. Türkiye dediğinizde sadece bir devletten değil, bir umuttan bahsetmiş oluyorsunuz, nazlı bir fikirden bahsetmiş oluyorsunuz, bir duadan bahsetmiş oluyorsunuz. Bu bağlamda Türkiye'nin bir markasının dünya ölçeğinde ve hakikaten zirveye oynayacak şekilde büyümesi göğüsümüzü kabartıyor. Burada keşke çok fazla örnek sayabilsek ama henüz onlarca örnekten bahsedemiyoruz ama bahsedebileceğimiz 3-5 örnek arasında Anadolu Ajansı da var.

Ben bir fotoğrafı dünya medyasının alıp kullandığını görünce göğüsüm kabarıyor. Bir yarışmada Türk bayrağını en yukarıda dalgalandırmaya denk bir zevkle mutlu oluyoruz, iftihar ediyoruz. Bir bakıyoruz BBC kullanmış fotoğrafı, bir bakıyoruz NBC kullanmış, bir bakıyorsunuz New York Times kullanmış. Çok mu kıymetli? Değil ama bugüne kadar oyunun kurallarını belirleyen kişilere bile hep çok da başarılı olmadığımızı söylediğimiz sahada kendi fotoğrafımızla haberciliğimizle habercilik yaklaşımımızla bir şey sunabiliyorsak bu bir bayrak dalgalandırmak kadar kıymetlidir."