Dünya

Uzmanlara göre Kapalı Maraş açılımı değişimin ön hamlesi

ASBÜ Kıbrıs Akademik Birimi Hukuk Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Gözügüzelli, "Maraş sahil şeridinin açılması Tatar'ın başlattığı değişim sürecinin bir ön hamlesi. Tatar liderliğinde bu süreç daha iyi daha görünür noktalara ulaşacaktır." dedi.

Gülsüm İncekaya  | 07.10.2020 - Güncelleme : 07.10.2020
Uzmanlara göre Kapalı Maraş açılımı değişimin ön hamlesi Fotoğraf: Murat Demirci/AA

İstanbul

KKTC Başbakanı Ersin Tatar tarafından Maraş sahil şeridinin açılmasının Ada'da değişim sürecinin bir ön hamlesi olduğunu belirten uzmanlar, bu açılımın, değişimin deniz yetki alanlarına, bu alanlardaki faaliyetlere, ekonomiye ve turizme büyük artılar kazandıracağını belirtti.

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) kararıyla 1974 yılında yerleşime kapatılan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin (KKTC) Gazimağusa şehrine bağlı Kapalı Maraş sahil şeridi perşembe günü halkın kullanımına açılıyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde KKTC Başbakanı Ersin Tatar'ı kabulünün ardından yaptığı açıklamada, "Maraş'ın KKTC toprağı olduğu bir gerçektir. Maraş'ın sahil şeridini halkın istifadesine sunma kararını sonuna kadar destekliyoruz." ifadelerini kullanmıştı.

KKTC Başbakanı Ersin Tatar ise perşembe sabah saatlerinde Kapalı Maraş'ın sahilinden istifade etmeye başlanılacağını açıklayarak Maraş meselesini her türlü siyasi rekabetin ve tartışmanın üzerinde milli bir dava olarak gördüklerini ifade etti. Uzmanlar, Kapalı Maraş sahil şeridinin açılmasını ve konuya ilişkin açıklamaları AA muhabirine değerlendirdi.

"Karar GKRY ve Yunanistan'da deprem etkisi yaratır"

Kıbrıs İlim Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekanı ve Uluslararası Politika Uzmanı Prof. Dr. Ata Atun, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin (GKRY) Kıbrıs Barış Harekatı'dan sonra BM'nin Türklerin de ortak olacağı tüm çözüm önerilerini hep reddettiğini belirtti.

Türkiye ile KKTC’nin 8 Ekim günü Maraş’ın parça parça kullanıma açma kararını GKRY'nin AB, BM ve ABD nezdinde protesto edebileceğine dikkati çeken Prof. Dr. Atun, "Bugüne değin GKRY’nin elindeki en büyük koz, Maraş’ın iskana açılmasını 46 yıldır önlemiş olmaları ve müzakerelerde Maraş’ı kazanılmış hak olarak ceplerinde olduğuna inanmalarıdır." diye konuştu

Prof. Dr. Atun, GKRY ve Yunanistan'ın Doğu Akdeniz’de tek taraflı ilan ettikleri Münhasır Ekonomik Bölgeyi, AB’nin baskısıyla Türkiye’ye kabul ettirebilecekleri beklentilerinin boşa çıkmasından sonra Maraş’ın açılması kararının Güney Kıbrıs’ta ve Yunanistan’da siyasi bir depreme neden olacağını vurguladı.

Yunan lobilerinin Maraş’ın açılımı konusunda Türkiye’ye baskı yapılması içine her tür girişimi başlatacaklarına işaret eden Prof. Dr. Atun, şöyle devam etti:

"Kapalı Maraş'ın açılmasının yarattığı depremin artçı dalgaları da AB, ABD ve BM’ye kadar uzanacaktır. Dünyada varlığını sürdüren Yunan lobileri, Maraş’ın açılımı konusunda bize baskı yapacaklardır. Şunu vurgulamak gerekir ki Maraş Rum toprağı değildir. Maraş Bölgesi Abdullah Paşa, Lala Mustafa Paşa ile Bilal Ağa’nın olmak üzere üç vakfa ait arazilerden oluşmaktadır ve bunların orijinal Osmanlı, İngiliz tapuları mevcuttur. Bu arazilerin 1900'lü yıllarda İngiliz sömürge yönetimince yasadışı olarak şahıslara devredildiği bilinmektedir. Maraş mülhak vakıf statüsünde olduğu için satılamaz, devredilemez, hibe edilemez." diye konuştu.

Vakıf mallarının şahıslara devrinin hem vakıf yasalarına hem İngiliz idaresi yasalarına hem de uluslararası yasalara göre yasadışı kabul edilmediğini kaydeden Prof. Dr. Atun, şu değerlendirmeyi yaptı:

"Bugün çıkıp da '1974 kütükleri geçerlidir, aksi uluslararası hukuka aykırıdır' diyenlere şunu sormak gerekir: 1974 sonrasında Rum tapulu yerlerin iadesini istiyor ve 46 yıl öncesini baz alıyorken, neden 1974’den 46 yıl öncesini baz alamıyoruz? Tarih Rumların istediği, çıkarlarına uyan noktadan mı başlayıp bitmeli? Veya şunu sorabiliriz, uluslararası hukukun miadı mı var? Rum mallarında zaman aşımı olmuyor da neden Türk mallarında oluyor? "

Prof. Dr. Atun, Kapalı Maraş’ın açılmasının gecikmiş ancak haklı/yerinde/zaruri bir karar olduğunu dile getirerek "Türkiye’nin güçlü duruşu bu kararda son derece etkili oldu. 1968 yılından beri sürdürülmekte olan müzakerelerin bir sonuç vermedi. Bölgeye barışın ancak Türkiye’nin gücüyle geleceğine artık tüm taraflar görmeye başladı. Bu değişim daha başlangıç. Maraş'ın tamamen açılması Ada'nın ekonomik, siyasi ve deniz yetki alanlarına çok büyük getirileri olacaktır." dedi.

"Tatar'ın başlattığı değişim sürecinin bir ön hamlesi"

Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Kıbrıs Akademik Birimi Hukuk Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Emete Gözügüzelli, Kapalı Maraş'ın açılmasının deniz yetki alanlarına ve deniz yetki alanlarındaki ekonomik faaliyetlere çok büyük artılar kazandıracağını belirtti.

Maraş'ın açılmasının KKTC'nin ekonomik kalkınmasının başlangıcı olacağına vurgu yapan Dr. Gözügüzelli, "Turizm, güvenlik ve ekonomik alanlara ciddi kazanımlar getirecektir. Maraş'ta yerleşik halkın evini ve toprağını artık terk etmemesi anlamına da gelecektir. Atılan bu adım, Kıbrıs Türk otoritesi altında Maraş halkının evinin, toprağının bir daha pazarlık konusu olmayacağının da bir ifadesidir. Çünkü Başbakan Tatar liderliğinde federasyon şeklinde bir çözüm anlayışı son bulmuştur. Cumhurbaşkanı Erdoğan da açıklamalarıyla buna destek olmuştur." şeklinde konuştu.

Başbakan Tatar ile beraber bir değişimin başlayacağını ifade eden Doç. Dr. Gözügüzelli, "Maraş sahil şeridinin açılması Tatar'ın başlattığı değişim sürecinin bir ön hamlesidir. Tatar liderliğinde bu süreç çok daha iyi çok daha görünür noktalara mutlaka ulaşacaktır. Dolayısıyla bu topraklarımız, deniz yetki alanlarımız konusunda uluslararası alanda olumlu ivme kazandıracaktır." dedi.

Maraş'ın açılmasının Rum kamuoyunda rahatsızlıkla karşılanabileceğine de değinene Dr. Gözügüzelli, şöyle devam etti:

"Rumlar bunu engellemeye, uluslararası alanda kara propaganda temelinde kampanyalar yapmaya çalışacaklar fakat bu beyhude arayıştır. Türkiye Erdoğan liderliğinde kararlı bir duruş sergiliyor ve bu kararlı duruşu Sayın Tatar'a da güç veriyor. Türkiye ve KKTC yek vücut olmuş halde uluslararası alanda gelecek tepkilerle mücadele hazır bir şekilde birlik ve beraberlik mesajı veriyor. Dolayısıyla Rumlar bu konuda hiç bir şey yapamaz."

Dr. Gözügüzelli, Kapalı Maraş'ın sahil şeridinin açılmasının küçük bir muhalif kesim dışında Kıbrıs Türk halkı tarafından büyük bir heyecanla karşılandığını da sözlerine ekledi.

"Maraş'ın açılması yönünde hukuki bir engel yok"

KKTC Vakıflar İdaresi Eski Genel Müdürü Taner Derviş, Kapalı Maraş kıyı şeridi ile sahilinin halkın kullanımına açılması mülkiyet açısından önem arz ettiğini belirterek kıyı şeridi ve sahillerin özel mülkiyet kapsamına girmediğini kaydetti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın “Kullanıma açılan bölgelerde hiçbir özel mülk yok. Kesinlikle mağduriyete yol açılmayacak" ifadelerini anımsatan Derviş, bunun karşı tarafın itirazlarını boşa çıkaracağını aktardı.

Kapalı Maraş'ın tamamen açılmasının önünde herhangi hukuki bir engel bulunmadığını dile getiren Derviş, şunları kaydetti:

"Ada genelinde geçerli yasal ve anayasal düzenlemeler ile uluslararası antlaşmalar temelinde, Kapalı Maraş tümüyle Kıbrıs Vakıflar İdaresine aittir. Başka bir deyişle hukuk zemininde konu ile ilgili yetkili makam Kıbrıs Vakıflar İdaresidir. Bu bağlamda, Maraş'ın Vakıflar İdaresi tarafından açılmasının önünde hukuki bir engel yoktur." 

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.