EY-Parthenon ve Goldman Sachs küresel şirket bölünmelerine ilişkin rapor yayımladı
EY-Parthenon Türkiye Bölüm Başkanı Özge Gürsoy Büyükavşar, "EY-Parthenon olarak, şirketlerin bu süreci yalnızca operasyonel değil, aynı zamanda organizasyonel ve finansal bir dönüşüm fırsatı olarak değerlendirmelerini teşvik ediyoruz" dedi
İSTANBUL (AA) - Strateji ve vergi hizmetleri şirketi Ernst&Young (EY) çatısı altında faaliyet gösteren EY-Parthenon (EYP), finans kuruluşu Goldman Sachs ile küresel kurumsal bölünmelere yönelik yaptığı araştırmanın sonuçlarını yayımladı.
Şirketten yapılan açıklamaya göre, araştırmada, kurumsal bölünmelerin ve holding satışlarının değer yaratma süreçlerine etkileri ele alındı.
Kurumsal bölünme faaliyetlerinin uzun vadede oluşturduğu değeri ortaya koyan araştırma, 2012-2022 arasında gerçekleşen ve piyasa değeri 1 milyar dolardan fazla olan 160'tan fazla küresel işlemin nicel analizinin yanı sıra şirket ayrılıkları konusunda deneyim sahibi olan yöneticilerle yapılan görüşmeleri bir araya getiriyor.
Araştırmaya göre, 2018-2022 arasında gerçekleşen işlemlerin neredeyse yarısının değeri 5 milyar doların üzerindeyken, 2012-2017 arasında sadece üçte birinin değeri bu seviyede yer alıyor. Son dönemdeki şirket bölünme faaliyetlerinde sanayi ve sağlık sektörleri öne çıkıyor.
Kurumsal bölünme işlemleri, son dönemde portföy gözden geçirme stratejisi açısından yeni bir önem kazanırken, son 10 yıl içinde açıklanan işlemlerin yaklaşık yüzde 17'sini temsil eden oranın (30 küresel bölünme) yalnızca 2022'de gerçekleşmesi de bu görünümü destekliyor.
- Sadece maliyet tasarrufu yetersiz kalıyor
Araştırma, 160'tan fazla işlem üzerinde yapılan değerlendirmelere dayanarak, kurumsal ayrılmaların işlem kapanışından sonraki iki yıl içinde ilgili sektör endekslerine göre ortalama yüzde 6'lık bir bileşik fazla getiri sağladığını ortaya koyuyor.
Bu getirinin bir kısmı, işletmelerin ya hedef olarak alım satım fırsatlarını değerlendirmesinden ya da birleşme ve satın alma (M&A) yoluyla büyümesinden kaynaklanıyor.
En son EY CEO Görünüm Anketi'ne göre de küresel üst yöneticilerin (CEO) yüzde 48'i gelecek 12 ay içinde aktif olarak bir elden çıkarma, bölünme veya halka arz gerçekleştirmeyi bekliyor.
Araştırmada NewCo (yeni kurulan şirket) ve RemainCo (ana şirket) stratejilerine yönelik yol haritaları sunuluyor. Bu kapsamda yöneticilerin yüzde 60'ı RemainCo'yu iyileştirmek için sadece maliyetleri ortadan kaldırmaktan daha fazlasını yapmaları gerektiğini aktarırken, yüzde 56'sı RemainCo'ya sürecin daha erken aşamalarında odaklanmaları gerektiğini belirtiyor.
Şirket bölünmelerinde, değer yaratımının en üst düzeye çıkarılması için operasyonel dönüşümü kolaylaştıran özel bir yönetim odağının ve stratejinin uygulanması gerektiğine vurgu yapılıyor.
Sermaye piyasalarına bağımsız erişim ve ayrı bir öz sermaye para birimi oluşturulmasının önemi ele alınıyor. Aynı zamanda şeffaf, net ve odaklı iş modellerine sahip şirket yapılarının oluşturulması ve öz kaynak hikayesi hakkında paydaşlarla açık iletişimin de uygulanması tavsiye ediliyor.
- Bölünmeler zaman, şeffaflık ve işbirliği gerektiriyor
Raporda, kurumsal bölünmelerin, NewCo'nun ve geriye kalan ana şirketin RemainCo'nun operasyonlarını yeniden yapılandırmaları için bir katalizör olarak kullanılabileceği belirtiliyor.
RemainCo, daha hızlı ama daha az optimal olan 'kopyala ve uygula' yaklaşımını benimsemekten ziyade yüksek değerli ve tamamlayıcı küçük dönüşümlere yönelerek büyüme ve brüt marjlar üzerinde etki sağlamaya odaklanabiliyor.
NewCo açısından ise liderlik ekiplerine belirli iş biriminin önceliklerine odaklanma fırsatı sunan kurumsal bölünmeler, ayrışma sürecinin erken aşamalarında açıklanmasıyla yöneticileri gözlemleme (shadowing) imkanı elde edebiliyor. Bu sayede NewCo ekibi, bir şirket yönetme konusunda deneyim kazarak etkili şekilde iletişim kurabilecek donanıma sahip olabiliyor.
Diğer taraftan, raporda kurumsal bölünmelerin genellikle zaman aldığı ve maliyetli olabileceği belirtiliyor. Tamamlanmış işlemler üzerine yapılan araştırmaya göre, duyurudan kapanışa kadar olan süreç ortalama dokuz aydan uzun sürebiliyor. Bu sebeple şirketlerin, zaman taahhütleri ve maliyetleri dengeli yürütmeleri öneriliyor.
Ek olarak raporda, kurumsal bölünme sürecinde belirsizlikler olabileceği için düzenli ve şeffaf iletişimin, programın anlaşılmasını ve inancını oluşturmak için hayati önem arz ettiği vurgulanıyor. Ayrıca hem NewCo hem RemainCo tarafında hisse hikayelerini ana paydaşlara iletmenin, yeni kuruluşun halka açık şirket olma yolunda desteklenmesi ve ana şirketin kendini yeniden marka kimliğini konumlandırması noktasında kritik olduğuna dikkat çekiliyor.
- Doğru zamanda ve doğru şekilde uygulanan bölünmeler değer artışı sağlayabilir
Açıklamada görüşlerine yer verilen EY-Parthenon Türkiye Bölüm Başkanı Özge Gürsoy Büyükavşar, kurumsal bölünmelerin artık yalnızca bir yeniden yapılandırma aracı değil, şirketlerin stratejik çevikliğini artıran ve portföylerini geleceğe hazırlayan güçlü bir kaldıraç olduğunun söylenebileceğini belirtti.
Araştırmanın, doğru zamanda ve doğru şekilde uygulanan bölünmelerin, karmaşık piyasa koşullarında bile net bir değer artışı sağlayabileceğini ortaya koyduğunu aktaran Büyükavşar, şunları kaydetti:
'Bu süreçte, liderlik ekiplerinin yeniden yapılanan iş birimlerine odaklanması ve stratejik önceliklerin netleştirilmesi kritik rol oynuyor. Ayrıca bölünme sürecinin erken aşamalarında yapılan doğru iletişim hem iç paydaşların hem de yatırımcıların güvenini pekiştiriyor. EY-Parthenon olarak, şirketlerin bu süreci yalnızca operasyonel değil, aynı zamanda organizasyonel ve finansal bir dönüşüm fırsatı olarak değerlendirmelerini teşvik ediyoruz. Bölünme sonrası oluşan yeni yapıların, daha yalın ve odaklı iş modelleriyle pazarda rekabet avantajı elde etmesi mümkün olacaktır.'
Genel
Metro Türkiye coğrafi işaret bilinirliğine ilişkin araştırma sonuçlarını paylaştı