TBMM
TBMM Genel Kurulunda, Sağlık ile Enerji ve Tabii Kaynaklar bakanlıklarının 2026 yılı bütçeleri üzerinde Yeni Yol Partili milletvekilleri söz aldı.
Yeni Yol Partisi Hatay Milletvekili Necmettin Çalışkan, iktidarın yapılan hastaneler ve tedavi edilen insanlara ilişkin verileri paylaşmak yerine insanların hastaneye düşmesini önleyecek tedbirleri alması gerektiğini söyledi.
Hastalıkların en fazla yaşanıldığı bir dönemde olunduğunu dile getiren Çalışkan, şunları ifade etti:
"Kanser vakaları, psikolojik hastalıklar ve bağımlılık tarihin en yüksek döneminde. Eğer siz, yönetim olarak üzerinize düşen görevi yapmaz, gıdayı, sağlığı, çarşıyı, pazarı, aileyi kontrol etmezseniz, 'şu kadar hastayı tedavi ettik' diye övünürsünüz. Oysa rakamlar ortada. Ülke olarak OECD ülkeleri içinde sağlığa en az bütçe ayıran ülkeyiz. OECD ülkeleri arasında hasta başına ebe, hemşire, diş hekimi, doktor olarak en az sayı ayıran ülkeyiz."
Yeni Yol Partisi İstanbul Milletvekili Medeni Yılmaz, bugün Genel Kurulda sadece Sağlık Bakanlığının bütçesinin değil, Türkiye'deki sağlık sisteminin geleceğinin, toplumun temel hakkı olan yaşama hakkının nasıl korunacağının da konuşulduğunu dile getirdi.
Yılmaz, "Hükümet sağlık alanında ilk 10 yılda çok önemli çalışmalar yaptı, takdir ediyoruz, bunları inkar edemeyiz ancak sonrası için aynı şeyleri söylememiz mümkün değil. Sağlıkta 10 yıl öncesinin çok gerisindeyiz. Türkiye'de sağlık sistemi alarm veriyor. Sorunlar geçici değil, yapısal hale geldi. Randevu sistemi ve hizmetlere erişim krizi var. En erken 3 hafta sonrasına, bazen de 1 yıla kadar randevu verildiğini duyuyoruz. Polikliniklere ulaşmak güçleşti." dedi.
Yeni Yol Partisi Ankara Milletvekili Mesut Doğan, iktidar milletvekillerini dinlerken çok şaşırdığını, sanki enerji alanında yapılması gereken her şeyin yapılmış gibi anlatıldığını ancak durumun böyle olmadığını, 2002'de Türkiye'de enerjide dışa bağımlılık oranı yüzde 60 iken bu oranın şimdi yüzde 70'e çıktığını ileri sürdü.
Hükümetin elektrik ve doğal gaz faturalarının yarısını karşıladığına ilişkin açıklamaların gerçeği yansıtmadığını savunan Doğan, "2023 yılından itibaren Avrupa ve OECD ülkelerinde enerjiye gelen ortalama zam yüzde 45 oldu. Peki Türkiye'de ne kadar? yüzde 400. Ne demek bu? OECD ülkelerinde 100 liralık fatura, 250 lira olmuş. Bizde ise 100 liralık fatura 500 lira olmuş. Normalde 250 lira olması gereken faturayı 500 liraya çıkartmışsın, sonra '250 lirasını ben ödedim' diye reklam yapıyorsun. Böyle bir anlayış olabilir mi?" diye konuştu.
Yeni Yol Partisi İstanbul Milletvekili Elif Esen, yaz saati uygulamasını eleştirerek, "Enerji Bakanlığı, yıllardır süren karanlıkta okula ve işe gitme çilesine 'tasarruf' diyerek yanıt veriyor." ifadesini kullandı.
Yaz saati uygulamasıyla ilgili ailelerden çok sayıda şikayet aldıklarını belirten Esen, yapılan bazı araştırmalarda sabahları güneşe değil, karanlığa uyanarak okula ve işe giden insanların sağlık sorunu yaşadığına dair sonuçların çıktığını söyledi.
Bütçede aşı harcamalarına ayrılan payın düşük olduğunu ileri süren Esen, şunları kaydetti:
"Aşı, bütçeye yük değil, bütçeden yük alan, koruyan bir kalkan gibidir. Aşı, bütçede küçük görünen ama ülkenin geleceğini, riskini, neslini koruyan, refahını büyüten en rasyonel kamu yatırımıdır. Devlet toplumun genel sağlığını tercihlere bırakamaz. Toplumsal bağışıklık, bireysel keyfiyetin değil kamusal sorumluluğun konusudur. Aşıya harcamadığımız her bir kuruş, yarın hastaneye, ilaca, sosyal güvenliğe kat kat fazla ödenir ama kaybedilen çocuk sağlığının, sakat kalan engelli bir hayatın, yitirilen bir geleceğin bütçede asla karşılığı yoktur."
Yeni Yol Partisi Bursa Milletvekili Cemalletin Kani Torun, "Sağlık alanında son 20 yılda önemli gelişmeler yaşandı, hastaneler, cihazlar, kampüsler gibi imkanlar artırıldı, bunları reddetmiyoruz fakat bu koca binaların içinde sağlık sisteminin iki ana aktörü, yani hekimler ve hastalar maalesef bu binalarda mağdur edildi." ifadesini kullandı.