Dolar
32.32
Euro
34.81
Altın
2,301.87
ETH/USDT
3,109.60
BTC/USDT
62,999.00
BIST 100
10,276.88
Politika, arşiv

Bizde ayrımcılık yok

Cumhurbaşkanı adayı ve Başbakan Erdoğan "Bizde ayrımcılık yok. Çünkü biz yaratılanı Yaradandan ötürü sevdik. Bizim farklılığımız bu" dedi.

06.07.2014 - Güncelleme : 06.07.2014
Bizde ayrımcılık yok

SAMSUN

Canik Belediyesi Hizmet Binası ve Adnan Menderes Demokrasi Meydanı'nın açılış törenininde konuşan Cumhurbaşkanı adayı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, millete efendi olmaya değil, hizmetkar olmaya geldiklerini belirterek, 12 yıldır hizmet etmenin gururu içerisinde bulunduklarını dile getirdi. 

30 Mart'ta bunun en güzel karşılığının sandıklarda her şeye rağmen verildiğini ifade eden Erdoğan, birçok birleşmenin, bütünleşmenin, örgütlenmenin karşılarında dikilmesine rağmen sandıkta demokratik cevabın verildiğini belirtti. 

10 Ağustos'ta da Canik'in sandıkları patlatırcasına kendisine sahip çıkacağına inandığını dile getiren Erdoğan, "Çünkü bu alışılmış bir sınav değil. İlk defa Türkiye'de vekiller vasıtasıyla değil asıllar vasıtasıyla cumhurbaşkanı seçiliyor. Bundan önce ya vekiller vasıtasıyla bu yapılıyordu veyahut da dayatmalarla yapılıyordu. Ama şimdi dayatma filan yok şimdi ne var millet var. Millete rağmen iktidar olunamaz, bunu bilmeleri lazım. Bizim rotamızı millet çizdi. Şimdi de sizinle yürüyoruz" şeklinde konuştu.

Milletin iradesinin üstünde sadece hakkın gücü olacağını vurgulayan Erdoğan, milli iradeyle, milli güçle 10 Ağustos'a yürüdüklerini söyledi.

Geçmişte Samsunlu Ali Fuat Başgil'e yapılanların, nasıl engellendiğinin bilindiğini anlatan Erdoğan, Başgil'in masasına silah koyularak adaylıktan çekilmesinin istendiğini, "Aday olamazsın, şu anda mezar yerin hazır" denildiğini aktardı. 

Başgil'in senatörlükten de adaylıktan da çekildiğini anımsatan Erdoğan, "Şu anda böyle bir şey olabilir mi? Kusura bakmasınlar, biz kefenimizi giyerek bu yola çıktık. 12 yıldır bir çok şeylere tevessül ettiler, birçok şeyler yapmak istediler. 2007'de Cumhurbaşkanımız Sayın Gül'ü seçtirmek istemediler. Birçok oyunlara başvurdular. Öyle de yaptılar böyle de yaptılar. Ama biz söke söke hakkımızı aldık ve Sayın Gül'ü Cumhurbaşkanı seçtirdik. Bütün mesele inanmaktır, bütün mesele azmetmektir. Azmin önünde, inanmanın önün de hiçbir şey dayanmaz."

Gazi Mustafa Kemal'in Kurtuluş Mücadelesini Samsun'dan başlattığını, ilk adımı buradan attığını hatırlatan Erdoğan, kendisinin de şimdi ilk adımı Samsun'dan attığını kaydetti.

"Dik duracağız dikleşmeyeceğiz, yolumuza böyle devam edeceğiz" diyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bizde ayrım yok, ayrımcılık yok. Çünkü biz yaradılanı Yaradandan ötürü sevdik. Türküyle, KürdüyleLazıylaÇerkeziyle, Gürcüsüyle, AbazasıylaBoşnağıyla, Romanıyla ne varsa Türkiye'de hepsini sevdik. Çünkü bizim indimizde insan var. Beni yaradan Allah sizi de yarattı, onun için seviyorum. Bizim farklılığımız bu, bizi diğerlerinden ayıran bu. Onlarda böyle bir hassasiyet yok. Birisi çıkıyor siyasal Kürtçülük yapıyor, birisi çıkıyor siyasi Türkçülük yapıyor. Hayır biz 77 milyonun iktidarı olduk. Şu 12 senede girdiğimiz bütün seçimleri kazandık mı kazandık. Sekiz seçimin sekizinden de yükselerek çıktık mı çıktık. Niye? Biz sadece lokal bir etnik unsurun partisi olmadık. Onun için 77 milyonun partisi olduğumuzdan dolayı 81 vilayetin 81 ilinde biz varız. Bakıyorsunuz birisi de 'kumsalların partisiyim' diyor. Kendisi söylüyor. O da kumsallar da kaldı, daha ileri gidemedi. Niye? Çünkü benim halkım, benim vatandaşım bunlara prim vermiyor. Diyor ki 'bana hizmetkar olacak iktidara ihtiyacım var' bu da AK Parti iktidarı dediler ve bize sahip çıktılar. İşte 12 yılda nereden nereye geldik. 36 milyar dolar ihracatımız vardı, şu anda 156 milyar dolar ihracatımız var. Milli gelir 230 milyar dolardı şu anda hamdolsun 820 milyar dolara ulaştık. Bunlar durup dururken olmadı."

Milli gelire oranla Türkiye'nin borcunun yüzde 73 olduğunu, bu oranın yüzde 35'e düştüğünü  belirten Erdoğan, "IMF'ye borcumuz vardı bizim. Kim vardı iktidarda biliyorsunuz, DSPMHPANAP23,5 milyar doları geçen yıl 14 Mayıs'ta sıfırladık, şu anda IMF'ye borcumuz yok. Aynı şekilde bizim Merkez Bankamız var, milli bankamız. Bizim bankamızın döviz rezervi neydi biliyor musunuz? 2002, 27 buçuk milyar dolar, şimdi 131 milyar dolar. İşte güçlü olmak budur, güçlenen Türkiye budur. Enflasyon yüzde 30'du, şimdi tek haneli rakamlarda. Devletin borçlanma faizi yüzde 63'tü, şimdi tek haneli rakamlarda. Şu andaki orana karşıyım. Daha da düşmesi lazım. Çünkü faiz oranı ne kadar düşük olursa yatarım bu ülkede o kadar artacaktır. Yatırımlar arttıkça istihdamda artacaktır, üretimde artacaktır. Türkiye rakipleriyle çok daha iyi yarışacaktır" diye konuştu.

"Sözümü yerine getirmenin mutluluğunu yaşıyorum"

Erdoğan, Samsun'un Tekkeköy ilçesinde de belediye binası önünde halka hitap etti. Başbakan Erdoğan konuşmasına, "Sizleri bir rahmet ayının, bir bereket ayının bir ebedi azaptan kurtuluş ayının böyle anlamlı bir gününde, böyle bir anlamlı buluşmada en kalbi duygularla selamlıyorum" sözleriyle başladı. 

Erdoğan, "Tekkeköy'ü kazanın. Kazandıktan sonra ben de Tekkeköy'e geleceğim" sözünü verdiğini anımsatarak, bugün bu sözünü yerine getirmenin mutluluğunu yaşadığını ifade etti. Tekkeköy'de yeni bir sürecin başladığını dile getiren Erdoğan, şöyle konuştu:

"Sizleri tebrik ediyorum. Sizleri kutluyorum. Artık Tekkeköy'de yeni bir süreç başladı ve Hasan kardeşime söyledim. Bak dedim 'modern bir Tekke, soyadı köy olsun ama modern bir şehir olsun'. Bunu başaracağız. Hani bazı yerlerde 'köy' derler ama adı köy, aslında hakikaten bir çok yerde bu tür modern beldeler oluşmaya başladı, şehirler oluşmaya başladı. Artık Tekkeköy'e de bu yakışır. Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Bey'e de söyledim. Dedim artık, inşallah Tekkeköy'ü, büyükşehir ile ilçe belediyesi el ele verecek burayı en güzel hale dönüştüreceksiniz." 

"Gökten zembille inmedim"

Belediye başkanlığı yaptığını dile getiren Erdoğan, "Gökten zembille inmedim. Belediye Başkanlığından geldim. İstanbul'da 4,5 yıl belediye başkanlığı yaptım ve 4,5 yıllık belediye başkanlığımız döneminde çöpten nasıl kurtulduğumuzu, susuzluktan nasıl kurtulduğumuzu, kirli havadan nasıl kurtulduğumuzu orada yaşayanlar gayet iyi bilir. Ondan sonra Başbakanlık... Ve Türkiye'yi nereden nereye getirdiğimizi de gayet iyi biliyorsunuz. Ama ne dedik, 'durmak yok yola devam' dedik. 'Bundan böyle inşallah uzun ince bir yoldayız gidiyoruz gündüz gece' dedik, gideceğiz gündüz gece" diye konuştu. 

Başbakan Erdoğan, bazılarının "Başbakanım ne olur bizi bırakma" dediklerini dile getirerek, şöyle konuştu:

 "Böyle bir şey yok. Nereden çıktı bu? Şu anda bize dediler ki 'Cumhurbaşkanlığına Başbakanım sizi aday göstermek istiyoruz'. Aday olduk ve şimdi bu yoldayız ve inşallah 10 Ağustos'ta milletim bu görevi bizlere tevdi ederse bizlere verirse bizim cumhurbaşkanlığı sürecimiz inşallah bir sorumluluk bilinci içerisinde çok daha farklı olacaktır. Çünkü bizler Cumhurbaşkanlığı makamını sadece oturalım dinlenelim uluslararası diplomatik görüşmeleri yapalım, böyle makam olarak görmüyoruz. Biz Tekkeköy'ün yollarını da takip edeceğiz, İstanbul'un Boğazköprüsü'nü de takip edeceğiz, denizin altından giden tünelleri de takip edeceğiz, hızlı trenleri de takip edeceğiz, üçüncü havalimanı da takip edeceğiz. Nasıl 26'dan 52 havalimanına Türkiye'de havaalanlarının, havalimanlarının sayısını çıkarttıysak bu sayıları daha nasıl arttırırız buralara da bakacağız, okullarımıza, hastanelerimize bakacağız ki bu şehir hastaneleri bizim hayalimizdi. İnşallah Samsun'da da bin 150 yataklı şehir hastanesini de kuracağız."

Samsun'un gençlik ve sporun bir merkezi haline geldiğini ifade eden Erdoğan, Yaşar Doğu Kapalı Spor Salonu'yla dev bir adımın atıldığını, 33-34 bin seyirci kapasiteli stadyumun yüzde 35'inin bittiğini belirterek, "Tekkeköy, bir çekim alanı hale geliyor" dedi.

"Cumhurbaşkanıyla, Başbakanıyla kabinesiyle el ele omuz omuza bu süreci aynı kararlılıkla devam ettireceğiz"

Siyasetin insan yönetme sanatı olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Bu işin içerisinde evrile devrile gelenlerin yapacağı iştir ve bizim şu ana kadar edindiğimiz tecrübeler, vereceğimiz bu mücadele işte bugüne kadar elde ettiğimizin bir ifadesi olacaktır. Bizim uluslararası camiada Türkiye'yi getirdiğimiz nokta ortadadır. Bundan sonra inşallah daha da farklı olacak. Cumhurbaşkanıyla, Başbakanıyla kabinesiyle el ele omuz omuza bu süreci aynı kararlılıkla devam ettireceğiz" ifadelerini kullandı.  

"Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet"

Türkiye'nin artık eski Türkiye olmadığını kaydeden Erdoğan, şunları kaydetti:

"Şimdi yeni Türkiye var. Eski Türkiye'de nelerin olduğunu biliyorsunuz. Kimsenin yüzüne bakmadığı bir Türkiye vardı. Gündemi belirlenen bir Türkiye vardı. Artık gündemi belirlenen bir Türkiye yok, gündem belirleyen bir Türkiye var. Bizi bölmek istediler, parçalamak istediler. Buna fırsat vermedik ve Afyonkarahisar'dan yola çıktığımız zaman bir şey söyledik. Ne dedik, 'tek millet' dedik. Ne dedik, 'tek bayrak' dedik. Ne dedik, 'tek vatan' dedik. Ne dedik, 'tek devlet' dedik. Rabia. Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet... Şimdi bunun üzerinde bazıları operasyon yapmak istiyor. Kusura bakmasınlar, onlar avucunu yalar. 780 bin kilometrekareyle tek vatan. Kimse hesap içine girmesin. Eğer hesap içine girerlerse yanılırlar. Tek millet, Türküyle, Kürdüyle, Lazıyla Çerkeziyle, Gürcüsüyle, Boşnağıyla, Romanıyla, Arnavuduyla, aklınıza ne gelirse 77 milyonuyla tek millet... Böyle yürüyeceğiz bu yolda. 

'Tek bayrak' diyoruz. Bayrağımızın yanına asla kimse bir bayrak yakıştıramaz. Unutmayın, bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır, toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır. Bunu da böyle sürdüreceğiz. Bütün bu yolda, bu yolculukta zaman zaman bölücü terör örgütü mensuplarının bayrağımıza karşı saygısızlıklarını görüyoruz, takipçisiyiz. Yakalanıp içeri alınanlar var. Bundan sonra yapılanlar bedelini ağır öderler. Nitekim geçenlerde Gaziosmanpaşa'da olanı gördünüz. Eğer böyle bir yola tevessül ediyorlarsa faturasını ödemeye de razı olacaklar. Çünkü bu bayrak şehidimizin simgesidir. Kanıyla, bağımsızlığın işareti hilaliyle, şehidimizin ifadesi yıldızıyla bayrağımız çok anlamlıdır. Bunlara 10 Ağustos'ta sandıkta, bir de sandıkta demokratik bir ders verelim diyorum."

"Şimdi sandığın neticesini ilan ettiniz zaten"

Erdoğan, göreve geldiklerinde 230 milyar dolar olan milli gelirin şimdi 820 milyar dolara, ihracatın 36 milyar dolardan 156 milyar dolara yükseldiğini bildirdi.

IMF'ye MHP-DSP-ANAP döneminde  23,5 milyar dolar borç bulunduğunu hatırlatan Erdoğan,  "Artık Türkiye'nin IMF'ye borcu yok. Şimdi ne oldu IMF bizden borç istedi. Kendisine 5 milyar dolar borç verebileceğimizi söyledik. Veren el alan elden üstündür, buraya gelmek önemli" diye konuştu.

Erdoğan, konuşmasında MHP'ye gönül verenlere de seslenerek, şunları söyledi:

"Üç buçuk yıl iktidarda bıraktı kaçtı gitti, niye 5 yıl devam etmedi? Çünkü Kocaeli depreminin, Düzce depreminin altında kalmıştı. Ama biz depremlerin altında kalmadık, o depremlerle beraber Van'ı, Bingöl'ü, Simav'ı çok daha güzel yaptık hatta Sakarya'yı oraları biz ele aldık, oraları da tamamladık."

Merkez Bankası'nın 27,5 milyar dolar olan döviz rezervinin şimdi 131 milyar dolara ulaştığına işaret eden Erdoğan, Türkiye'de 79 senede 6 bin kilometre bölünmüş yol yapılmasına karşın 12 senede 17 bin kilometre bölünmüş yol yaptıklarını kaydetti.

Erdoğan, şöyle devam etti:

"İşte Samsunlu iyi bilir. Samsun'dan Sarp'a bu yolu yüzde 35 ile aldık tamamladık. O tünelleri biz bitirdik. Dağları deldik dağları, Ferhat gibi dağları deldik çünkü bizim bu millete aşkımız vardı, milletimize sevdamız vardı. Dertliydik ya dertli. Dertli olan dağları deler Ferhat gibi ve Şirin'e yani milletimize böyle yol açtık. Şimdi 4,5-5 saatte Samsun'dan Sarp'a gidiyor muyuz. Artık o Armelit Dağı'nın virajları var mı? Ah ah, o burunlu otobüslerle aşağı bakamazdın, baktığın anda acaba gidiyor muyuz derdin. Bunları yaşadık ya. Ama bu yakışır mıydı bu millete, Karadeniz'in uşaklarına yakışır mıydı? Elhamdülillah bunlar artık ortadan kalktı. Şimdi denize, yeşile nazır olarak buradan ta Sarp'a kadar gidiyoruz. Aynı şekilde Sinop 1 saat 10 dakikaya düştü. Ne yollardı o yollar, oraları da bitirdik. Ankara 4 saate düştü, hep bunlarla. İş bilenin kılıç kuşananındır."

Türkiye'nin artık güçlü bir Merkez Bankası bulunduğunu vurgulayan Erdoğan, enflasyonla faizin tek haneli rakamları düştüğüne dikkati çekerek, "Ziraat Bankası yüzde 59 faizle çiftçiye kredi veriyordu, şimdi 0-5 arasına düşürdük. Halk Bankası esnafa yüzde 46-47 ile veriyordu, o da şimdi 0-5 aralığına düştü çünkü biz faize vatandaşımızı ezdirmeyeceğiz dedik" diye konuştu.

Erdoğan, "Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, beraber olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız. İnşallah bizi bölemeyecekler aramıza fitne nifak sokamayacaklar. Buna var mıyız? İnşallah şu 34 günde çok farklı çalışacağız. Ablalar, kapı kapı dolaşacağız, abiler kapı kapı dolaşacağız değil mi? Siz şimdi sandığın neticesini ilan ettiniz zaten" ifadelerini kullandı.

Muhabir: Yıldız Seçil Aktaş, Merve Yıldızalp, Enes Kaplan, Selma Kasap, Tuğba Özgür Durmaz

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.
İlgili konular
Bu haberi paylaşın