Ciddi konulara eğlenceli bakış açısı getiren film, her görüşü kucaklamayı merkezine alan ve hayali bir oluşuma öncülük eden Mahsun'un, arkadaşlarıyla komik ve eğlenceli hikayesini anlatıyor.

Filmin oyuncuları, yönetmeni ve yapımcıları, Karaköy'de bir restoranda basın mensuplarıyla bir araya geldi.

AA muhabirine konuşan oyuncu Mahsun Karaca, filmin, paravan olarak siyasi parti kurarak istemsiz bir şekilde siyaset arenasına girmesini ve sonra başına gelenleri anlattığını söyledi.

"Çok eğleneceğinizi düşünüyorum"

Karaca, çekimler sırasında zaman zaman gerildiğini, bunun ilk sinema tecrübesi olduğunu belirterek, "İlk film stresiyle ben çok eğlenemedim ama sizin çok eğleneceğinizi düşünüyorum. Youtube videolarını beraber çektiğimiz kuzenlerimle olmak daha rahat hissettirdi. Tek çekemezdim zaten. Şahin ve Mehmet'le doğduğumuzdan beri beraberiz. Onların olması beni çok rahatlattı." dedi.

Yeni projeler yapıp yapmayacağını İllegal Hayatlar filminin gişedeki başarısının belirleyeceğini dile getiren Karaca, "Çok riskli aslında, sinema izleyicisinin az olduğu bir dönemde vizyona giriyoruz. Sinemaseverler gelsinler ve bizi desteklesinler. Siz yoksanız biz de yokuz." diyerek sözlerini noktaladı.

Yönetmen Cenk Çelik ise Mahsun Karaca'yla yıllardır süren dostlukları olduğuna işaret ederek, "Adana'da onunla birlikte onlarca video çektik. Onun videolarına birlikte senaryo yazdık. Bazen çektik, bazen ben oynadım o videolarda. Birbirimizi tanıyan ve bilen iki insan olarak işin üretim ve iletişim kısmı çok güzel geçti." ifadelerini kullandı.

Çelik, senaryodaki konunun zorlayıcı noktaları olduğunu ve o noktalarda da özen gösterdiklerini aktararak, herkesin gönlünü kazanacakları bir filme imza attıklarını söyledi.

Netd, Wovie ve RetroPro'nun yapımcılığını üstlendiği, Cenk Çelik'in yazıp yönettiği "İllegal Hayatlar" filminin hikayesi ise kısaca şöyle:

"Mahsun, Şahin ve Mehmet, Adana'nın varoşlarında kaçak mekan işleten üç arkadaştır. Polis baskınları sonucunda mekanları mühürlenince çözümü yeni bir hayatın içine girmekte bulurlar ve seçmen kitlesinin yüzde 99,8’inin fikirlerini kapsayacak bir oluşumun temelini atarlar. Ancak paravan olarak kurdukları bu grup onları beklemedikleri bir noktaya taşır."