• Altın : 4,377.13
  • BIST 100 : 10,746.98
  • BIST 30 : 11,902.29
  • BTC/USDT : 113,555.00
  • Dolar : 40.65
  • ETH/USDT : 3,551.10
  • Euro : 46.97
BİRUNİ ÜNİVERSİTESİ

Üniversite tercihi yaparken aileler yönlendirici değil destekleyici olmalı

Biruni Üniversitesi Eğitim Fakültesi Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Lütfü İlgar, "Doğru olan, puan ve sıralamayla birlikte ilgi, istek, ihtiyaç, beklenti, yeteneklerini de göz önünde bulundurmasıdır" dedi

  • 31.07.2025
  • Kerem Alp Eren Kaya
  • Istanbul
  • Sağlık
news

İSTANBUL (AA) - Biruni Üniversitesi Eğitim Fakültesi Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Lütfü İlgar, aday öğrencilerin kendi kararlarını verebilmeleri için ailelerin yönlendirici değil, destekleyici bir tutum benimsemeleri gerektiğini belirtti.

Üniversiteden yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen İlgar, üniversite ve bölüm tercihlerinin bireyin mutluluğu ve başarısını doğrudan etkilediğini vurguladı.

İlgar, 'Meslek seçimi bireyin nasıl bir yaşam süreceğini, bireyin yaşamını sürdüreceği çevrenin nasıl bir çevre olacağını, yaşamında önemli kısmını geçireceği çalışma ortamını, iletişimde-etkileşimde bulunacağı insanları ve belki de evleneceği kişiyi belirlediği için kritik bir öneme sahiptir.' ifadesini kullandı.

Tercih döneminin adaylar ve aileler için oldukça stresli geçebildiğine dikkati çeken İlgar, bu sürecin doğal bir parçası olan stresle baş edebilmek için öncelikle adayların kendilerini tanımalarının büyük önem taşıdığını kaydetti.

Bu sürece yüklenen anlamın gözden geçirilmesi, süreç hakkında gerekli ve yeterli bilgilere sahip olunması, sosyal destek sistemlerinin varlığının stresin olumsuz etkilerinin azaltılmasında işe yarayacağını aktaran İlgar, çok zorlanılması ve baş edilemediği durumda profesyonel bir yardım alma önerisinde bulundu.

Tercih sürecinde yalnızca puan ve sıralamalara odaklanmanın doğru olmadığının altını çizen İlgar, puan ve sıralamalarla birlikte ilgi, istek, ihtiyaç, beklenti ve yeteneklerin de göz önünde bulundurulması gerektiğini belirtti.

İlgar, 'Okurken kendini mutlu hissedeceği, seveceği bir üniversite/bölüm/program, mezun olduğunda da kendini mutlu hissedeceği, seveceği, kendini gerçekleştirmesini sağlayacak bir meslek, hayallerine/ideallerine ulaşmasında oldukça yardımcı olacaktır.' değerlendirmesinde bulundu.

Ailelerin çocuklarına destek olması gerektiğini belirten İlgar, ailelerin karar verme sürecinde yönlendirici değil, danışman rolünde kalmaları gerektiğini vurgulayarak, şöyle devam etti:

'Anne-babalar çocuklarının iyi bir geleceğe sahip olmaları için eşlik eder ve her türlü çabayı karşılıksız olarak gösterirler. Adayın doğru seçim yapması konusunda duygusal destek sağlamaları, yanında olmaları, rahatlatmaları, meslekler hakkında bilgi vermeleri, üniversite-bölüm-program konusunu müzakere etmeleri daha doğru davranış şeklidir. Karar verme yetkisinin adaya ait olduğu bilinmelidir.'

- Prestijli ya da garantili meslek kavramları yanıltıcı olabilir

Adayların prestijli ya da 'garantili iş' gibi algılara kapılmaması gerektiğine değinen İlgar, 'Bugün için prestijli olan meslek yarın bu prestijini, bugün için garantili olan bir iş ve meslek yarın bu garantisini kaybedebilir. Uzun vadeli düşünmek daha sağlıklıdır.' değerlendirmesini yaptı.

İlgar, adayların sektör çalışanlarından, uzmanların görüşlerinden ve onların geleceğe dair öngörülerinden mutlaka yararlanması gerektiğini belirtti.

Adayların üniversite ve bölüm araştırmalarını sadece internet üzerinden değil, yerinde gözlem yapmalarının daha sağlıklı olacağını kaydeden İlgar, dikkat edilmesi gereken soruları şöyle sıraladı:

'Ulaşımı kolay mıdır? Uzaktan gelecekler için yurt olanağı nedir? Derslikleri, konferans salonları nasıldır? Kariyer ve staj olanakları nasıldır? Uluslararasılaşması nasıldır? Kampüs ortamı nasıldır? Kütüphane, laboratuvar imkanları nelerdir? Öğrenci memnuniyeti nasıldır? Üniversitenin akreditasyonu var mıdır?'

- Hayat başarınız doğru tercihlerinizin toplamıdır

Tercih konusunda kararsız kalan ya da birçok alana ilgisi olan öğrencilerin net karar vermesi gerektiğini vurgulayan İlgar, adayların kendisine en uygun olduğunu düşündüğü, okuyabileceği alan/program konusunda yeterli araştırmayla bilgi sahibi olduktan sonra bir sıralama yapması tavsiyesinde bulundu.

Adayların arkadaş ya da çevre etkisiyle hareket etmelerinin yanlış tercihlere yol açabileceğini belirten İlgar, bilgisine ve deneyimine güvenilen kişilerin fikrinin alınmasının, ancak duygusal değil rasyonel karar verilmesi açısından da tercih başarısını artıracağını vurguladı.

Tercih sonrası pişmanlık yaşanmaması için adayların geleceğe dair düşünmesi gerektiğini vurgulayan İlgar, şunları kaydetti:

'Kendinizi 10-20-30-40 yıl sonra nerede görüyorsunuz? Neleri başarırsanız kendinizi başarılı sayarsınız? Kendinizi iyi tanıyın, okumak istediğiniz alanın/programın hedeflerinizi gerçekleştirmede işinize ne kadar yarayacak iyi düşünün ve öyle karar verin. Kendinizi ve okumak istediğiniz programı iyi tanıyın. Desinler diye ya da okumuş olmak için tercihte bulunmayın. Mümkünse okuyacağınız programın sonunda yapacağınız mesleğin hali hazırdaki çalışanlarıyla işin/mesleğin yapıldığı işyerinde görüşün ve en az 1 gün o işin/mesleğin yapılışını iyi ve ayrıntılı bir şekilde gözlemleyin. Unutmayın, yanlış tercih hayat yolculuğunuzda sizi doğru yere götürmez. Hayat başarınız doğru tercihlerinizin toplamıdır.'