Burun eti tedavisinde doğru tanı ve modern yöntemler önem taşıyor
Bayındır İçerenköy Hastanesi KBB, Baş ve Boyun Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Onur Ergün, "Burun eti şişliğine neden olan faktör sıklıkla enfeksiyon ya da alerjidir. Tedavi edilmeden yalnızca burun etine müdahale edilmesi kalıcı çözüm sağlamaz" dedi.
İSTANBUL (AA) - Bayındır İçerenköy Hastanesi Kulak, Burun, Boğaz, Baş ve Boyun Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Onur Ergün, burun eti büyümelerinde yalnızca belirtilere yönelik yapılan müdahalelerin kalıcı çözüm sağlamadığını, doğru tanı ve teknolojiyle daha etkili sonuçlar alınabildiğini bildirdi.
Hastaneden yapılan açıklamaya göre, burun boşluğunda yer alan ve solunan havayı nemlendirme, ısıtma, filtreleme gibi önemli görevleri bulunan burun etleri, alerji, enfeksiyon ya da burun yapısındaki eğrilikler gibi nedenlerle şişebiliyor.
Hava akışını engelleyerek burun tıkanıklığına yol açabilen bu şişliklerin nedeni doğru belirlendiğindeyse daha kalıcı çözümler elde edilebiliyor.
Kulak, Burun, Boğaz, Baş ve Boyun Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Onur Ergün, burun etlerinin içindeki kemik yapının sabit olduğunu, çevresindeki yumuşak dokunun ise alerji veya enfeksiyon durumlarında şişebildiğini aktardı.
Burun etlerinde şişlik görülen birçok hastada, asıl sorunun altta yatan başka bir neden olduğuna dikkati çeken Ergün, şu bilgileri paylaştı:
'Burun eti şişliğine neden olan faktör sıklıkla enfeksiyon ya da alerjidir. Bu durumlar tedavi edilmeden yalnızca burun etine müdahale edilmesi kalıcı çözüm sağlamaz. Özellikle septum deviyasyonu (burun orta bölmesinde eğrilik) bulunan kişilerde konkalar hava akışına uyum sağlamak amacıyla şekil değiştirebilir. Bu nedenle burun eti, bazen adaptasyonun bir parçası olarak büyür ve müdahale edilmezse tıkanıklık yeniden ortaya çıkabilir.'
Ergün, burun tıkanıklığı nedeniyle gerçekleştirilen ameliyatların büyük çoğunluğunda, burun etlerine de müdahale edilmesi gerektiğini aktararak, özellikle yıl boyu devam eden alerjik burun tıkanıklığında, ilaç tedavisinin yetersiz kaldığı durumlarda burun eti küçültme işleminin uygulanabileceğini kaydetti.
Modern teknolojiyle geliştirilen coblator cihazının, burun etlerinin yumuşak dokusunu yüksek sıcaklığa maruz bırakmadan küçülttüğünü belirten Ergün, 'Cold-ablation (soğuk buharlaştırma) prensibiyle çalışan yöntem, düşük ısıda plazma enerjisiyle dokuyu kontrollü bir şekilde parçalayarak etki gösteriyor. Lokal ya da genel anestezi altında uygulanabilen işlem ortalama 10–15 dakika sürüyor. Bu sayede iyileşme süreci daha konforlu geçiyor, mukozada daha az hasar oluşuyor ve kabuklanma en aza indiriliyor.' değerlendirmesinde bulundu.
Ergün, işlem sonrası ilk 24 saat boyunca burunda hafif kanlı akıntıların görülebileceğinin bilgisini vererek, ilk hafta boyunca burunda tıkanıklık ve doluluk hissinin olabileceğini aktardı.
Bu süreçte hastaların genellikle septoplasti ya da rinoplasti gibi eş zamanlı işlemlerden dolayı tampon da taşıdığını vurgulayam Ergün, 'Birinci haftadan itibaren şişlik azalmaya başlar. Genellikle 3-4 hafta içinde iyileşme tamamlanır. Bu süreçte hastalara burun yıkama ve nemlendirici sprey kullanımı önerilir. Düzenli kontrollerde varsa kabuklanmalar temizlenir. Üçüncü kontrolden sonra genellikle ek izlemeye gerek kalmaz.' ifadelerini kullandı.
Sağlık
Biruni Üniversitesi'nden yapay zekayla üretilen sahte içeriklere karşı "dolandırıcılık" uyarısı