İSTANBUL (AA) - Bu yıl 'Eğitimde Eşitsizlikler' temasıyla düzenlenecek 10. Sabancı Vakfı Kısa Film Yarışması'na başvurular, 14 Kasım'a kadar devam edecek.

Vakıftan yapılan açıklamaya göre, toplumsal sorunlara sanatın dönüştürücü gücüyle dikkati çekmek amacıyla 2016'dan bu yana düzenlenen yarışma, 10. yılında 'Kayıtsız Kalma' sloganıyla farkındalık oluşturmayı hedefliyor.

Bu yıl 'Eğitimde Eşitsizlikler' temasıyla gerçekleştirilecek yarışma, çocukların ve gençlerin eğitim hayatında karşılaştığı engelleri sinemanın diliyle gündeme taşımayı hedefliyor.

Katılımcılar, temayı geniş bir yelpazede işleyebilecekken, bu kapsamda cinsiyete dayalı, ekonomik, coğrafi ve dijital eşitsizliklerin yanı sıra engelli bireylerin eğitime erişimi, afet anlarındaki zorluklar ve okul sonrası fırsat eşitsizliği gibi konuları da ele alabilecek.

Yarışmaya başvuracak eserlerin en fazla 5 dakika uzunluğunda olması gerekiyor. İlk olarak ön jüri tarafından değerlendirilecek eserler arasından finale kalan en az 10, en fazla 15 film için jüri, son değerlendirmeyi yapacak.

Yarışmaya başvuran eserlerin yönetmen (eser sahibi) veya yapımcısından en az birisinin Türkiye Cumhuriyeti veya Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti vatandaşı olması gerekiyor. Bir kişinin birden fazla eserle başvurabileceği yarışmaya, daha önce herhangi bir yerde gösterilmemiş ve ödül almamış eserler kabul edilecek. Eser sahiplerinin, bugüne kadar çekmiş olduğu herhangi bir uzun metraj filmi bulunmaması da gerekiyor.

Eğitimde Eşitsizlikler temasına en uygun şekilde hazırlanan yaratıcı kısa filmlerden birinciye 80 bin, ikinciye 60 bin, üçüncüye ise 30 bin lira ödül verilecek. Sosyal Etki Ödülü de 30 bin lira olacak.

Yarışmanın daha önceki temaları, mülteci kadınlar, çocuk işçiler, ayrımcılık, dijital yalnızlık, değişen iklimler ve hayatlar, yeni dünyanın meslekleri, eğitimde ve istihdamda yer alamayan genç kadınlar, su krizi ve iklim göçü gibi önemli sorunlar oldu.

- 'Eğitim, her birey için temel bir hak'

Açıklamada görüşlerine yer verilenlerden Sabancı Vakfı Genel Müdürü Nevgül Bilsel Safkan, eğitimin her birey için temel bir hak olduğunu vurguladı.

UNESCO'nun 2024 Küresel Eğitim İzleme Raporu ile 2022 Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı'na (PISA) atıfta bulunan Safkan, şunları kaydetti:

'UNESCO'nun raporuna göre, 251 milyon çocuk ve genç hala okula gidemiyor. Bu tablo bize, 2015'te kabul edilen, Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri'ne ulaşmada ilerlemenin çok yavaş olduğunu gösteriyor. Örneğin PISA 2022 sonuçları, fen liseleri ile meslek liseleri arasında ortalama 10 yıllık öğrenme farkı olduğunu ortaya koyuyor. Türkiye'deki en yoksul yüzde 20'lik kesim, eğitim harcamalarının yalnızca yüzde 2,3'ünü yapabiliyor. En zengin yüzde 20 ise yüzde 64,5'ini. Bu da fırsat eşitsizliğinin ne kadar derinleştiğini ortaya koyuyor.'

Safkan, coğrafi koşullar, sosyoekonomik durum, cinsiyet, okul ortamı, eğitim ihtiyaçları, dijital araçlara erişim, ölçme-değerlendirme sistemleri gibi faktörlerin, pek çok çocuğun eğitim hakkından eşit şekilde yararlanmasına engel olduğunu belirtti.

Sabancı Vakfı'nın 50 yıldır nitelikli eğitime erişim ve eğitimde fırsat eşitliğinin sağlanması için çalışmalarını sürdürdüğüne değinen Safkan, şu değerlendirmelerde bulundu:

'Yarışmamızın 10. yılında da sanatın dönüştürücü gücünden faydalanarak eşitsizlikleri görünür kılmayı, yaratıcı çözümler için ilham vermeyi hedefliyoruz. Çünkü biliyoruz ki, kalıcı çözümler ancak kolektif ve sürdürülebilir çabalarla mümkün olabilir. Sanatçıların bu önemli soruna ve çözüm yollarına ışık tutan eserlerini heyecanla bekliyor, birbirinden kıymetli çalışmaların toplumsal farkındalığı artıracağına ve değişime ilham vereceğine yürekten inanıyoruz.'

Sabancı Vakfı Kısa Film Yarışması Sanat Yönetmeni Zeynep Atakan da bu yıl yine çok önemli bir temayla yola devam ettiklerine aktardı.

Atakan, 'Eğitimin, bireylerin sosyal ve ekonomik hayatlarını şekillendiren en önemli unsurlardan biri olarak bu yılın filmlerinde Eğitimde Eşitsizlikler temasıyla odakta olacak olması, bu toplumsal meselenin daha iyi anlaşılmasına ve çözüm yollarının tartışılmasına katkı sağlayacağı için çok değerli.' ifadelerini kullandı.

Bu temayı ele alan sinemacılara, fark yaratarak bir adım öne çıkmak için önemli bir fırsat sunduklarını kaydeden Atakan, 'Sinemayla geniş kitlelere ulaşma potansiyeli sayesinde, bu önemli konuya etkili bir şekilde dikkat çekerek, güçlü hikayelerle farkındalık yaratmak ve film üretiminde kendine alan açmak isteyen sinemacıların filmlerini bekliyoruz. Eğitim eşitsizliklerini ele alan filmler, sadece sanatsal bir ifade değil, aynı zamanda sosyal bir çağrı olacaktır.' değerlendirmesini yaptı.