Dolar
41.25
Euro
48.39
Altın
3,594.27
ETH/USDT
4,293.80
BTC/USDT
110,821.00
BIST 100
10,729.49
Dünya

Sovyet işgali Afganistan'da derin izler bıraktı

Sovyetler Birliği'nin 1979'da başlayan ve 9 yıldan fazla süren Afganistan işgali, 1 milyondan fazla sivilin hayatını kaybetmesine, yaklaşık 3 milyon kişinin yaralanmasına ya da sakat kalmasına neden oldu.

14.02.2019 - Güncelleme : 14.02.2019
Sovyet işgali Afganistan'da derin izler bıraktı

KABİL - Sayed Khodaberdi Sadat

Sovyetler Birliği'nin (SSCB) 1979'da başlayan ve 9 yıldan fazla süren Afganistan işgali, 1 milyondan fazla sivilin hayatını kaybetmesine, yaklaşık 3 milyon kişinin yaralanmasına ya da sakat kalmasına neden oldu.

İşgalin sona ermesinin üzerinden yıllar geçmesine rağmen acılar hala taze ve işgalin izleri her yerde hissediliyor.

Ülkenin kaderini değiştiren Sovyet işgaline giden süreç, 1978 ve 1979 yıllarındaki üç askeri darbeyle başladı.

İşgalci askerler karşısında savaşan emekli General Abdul Nasir Ziyayi, işgal esnasında yaşananları AA muhabirine anlattı.

Ziyayi, Afganistan halkının Sovyet işgaliyle kaderlerinin değişeceğinden haberdar olmadığını belirterek herkesin işgal ile durumlarının daha iyi olacağını umduğunu ancak daha da kötü olduğunu söyledi.

İşgalin ardından her geçen gün Sovyet ordusunun uyguladığı işkence ve zulümlere dayanamayan halkın tepkisinin artmaya başladığını ifade eden Ziyayi, Afgan halkının Sovyet Birliği'ne karşı yavaş yavaş ayaklanmaya başladığını belirtti.

Modern silahlara karşı koymaya çalıştılar

Ziyayi, Afganistan halkının çok az imkanla Sovyet ordusunun modern silahlarına karşı koymaya çalıştığını söyledi.

Sovyet askerlerinin, kadın, çocuk demeden Afganlara her türlü işkenceyi yaptığını, masum sivilleri hapse attığını dile getiren Ziyayi, işgal süresince 1 milyondan fazla kişinin hayatını kaybettiğini, 3 milyondan fazla kişinin yaralandığını ya da sakat kaldığını vurguladı.

Ziyayi, işgal yüzünden üç milyondan fazla kişinin yurt dışına göç etmek zorunda kaldığını belirtti.

Emekli General Ziyayi, ''Sovyet askerleri aşırı baskı uyguluyordu, hapishaneler suçsuz insanlarla dolmuştu. Kendi ülkemizde can ve mal güvenliğimiz kalmamıştı. Her sokakta kan ve yıkık dökük binaları görmek mümkündü. İşgal yüzünden ülkede altyapı diye bir şey kalmadı.'' diye konuştu.

Zulüm karşısında ayaklanma

Ziyayi, Afgan mücahitlerin, işgalci askerler karşısında çok az imkanla savaştığına işaret ederek mücadelede başarılı olmak için sürekli yer değiştirdiklerini anlattı.

O dönemde insanların etnik ayrımcılık yapmadan birlik olmasının Afgan mücahitlerine başarı getirdiğini söyleyen Ziyayi, kimsenin kendisini üstün görmediğini vurguladı.

Ziyayi, Afganistan halkının bu zulüm karşısında hep beraber ayaklanma ve mücadele başlatmasının işgalin seyrini değiştirdiğini söyledi.

Ülke genelinde "işgale hayır" seslerinin yükselmesi ve tepkilerin artması sonucu Sovyet askerlerinin çekilmeye başladığını anlatan Ziyayi, Sovyet ordusunun yüz binlerce kayıp vererek ülkeden çekildiğini hatırlattı.

Afganistan 100 yıl geriye gitti

Afganistan'da bugün bile çözüme kavuşturulamamış birçok sorunun kaynağını oluşturan işgalin milyonlarca sivilin hayatını etkilediğini kaydeden Ziyayi, işgalin ardından Afganistan'ın her açıdan 100 yıl geriye gittiğini belirtti.

Ziyayi, sözlerine şöyle devam etti:

''Sovyet işgali sadece Afganistan'ı değil dünyayı etkiledi. İşgal sonucu milyonlarca Afgan, komşu ülkeler Pakistan ve İran'a göç etmek zorunda kaldı. İşgal sonucu yüz binlerce çocuk yetim kaldı, ülkede iç savaş zilleri çalmaya başladı. Afganistan böylece kaosa sürüklenmeye başladı. O günden beri ülkede hiç savaş bitmedi. Sovyet işgali adeta Afganistan'da savaşın kapılarını açtı. Her gün terör saldırısıyla çalkalanıyoruz, işgal öncesi ülkemiz çok farklıydı.''

''Herkes kendi ölüsünü defnediyordu''

Sovyet işgalinin görgü tanıklarından Abdul Hakim Palvan, Sovyet ordusunun Afganistan'ı işgal etmesiyle daha da modern bir ülkeye kavuşacaklarını düşündüklerini aksine Afganistan'ın harabeye dönüştüğünü kaydetti.

Palvan, Sovyet işgalinin ölülerle dolu mezarlık, gözü yaşlı yetimler ve arkasında bitmeyen bir savaş bıraktığını söyledi.

İşgal döneminde genç olduğunu ifade eden Palvan, tanık olduğu bir olayı şöyle anlattı:

''İşgalci askerler bir gün bizim oturduğumuz mahalleye baskın düzenledi, önüne çıkan herkes katletti, evleri bastı. Sokaklar kan kokusundan geçilemiyordu. Herkes kendi ölüsünü defnediyordu. Kardeşimin 10 yaşındaki oğlu da bir gün okuldan gelirken işgalci askerlerin yere attığı çocuk oyuncağı gibi görünen ve eline aldığı bombanın patlaması sonucu şehit düştü."

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.