Birleşik Krallık'ın Antarktika Horseshoe Adası'nın kuzeyinde bulunan "Y Üssü", ziyaretçilere bir zaman makinesi deneyimi yaşatıyor.

1950 yılında kurulan, 5 yıl boyunca İngiliz bilim insanları tarafından kullanılan ve "Y Üssü" olarak bilinen araştırma istasyonu, kıta gezginleri ve bilim insanları tarafından müze olarak ziyaret edilebiliyor.

Horseshoe Adası'nın kuzeyinde yer alan Sally Koyu kıyılarında, "Base Y" adı verilen araştırma istasyonu, 1950-1955'te topoğrafya, meteoroloji, jeoloji ve jeofizik olmak üzere çeşitli dallarda araştırmalar yapmak için aktif şekilde kullanıldı.

Son olarak 1969 yılında yenilenerek 4 aylığına tekrar kullanılan üs, günümüzde UK Antarctic Heritage Trust (UKAHT) vakfı tarafından müze olarak yaşatılmaya çalışılıyor.

6. Ulusal Antarktika Bilim Seferi Çevre Zabiti ve Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) MAM Kutup Araştırmaları Enstitüsü'nden Dr. Atilla Yılmaz, "Y Üssü"nün her yıl yüzlerce turist tarafından ziyaret edildiğini söyledi.

TÜBİTAK MAM Kutup Araştırmaları Enstitüsü ve UKAHT arasındaki iyi niyet anlaşması kapsamında Ulusal Antarktik Bilim Seferleri sırasında bu üssün ziyaret edilip yapının güncel fiziksel kondisyonu ve olası yapısal hasarlar için kontrol edildiğini anlatan Yılmaz, "Kullanıldığı zaman dilimini olduğu gibi koruyan üs, ziyaretçilerine adeta bir zaman makinesi deneyimi yaşatıyor." dedi.

Horseshoe Adası üzerinde bulunan araştırma istasyonu; kızak atölyesi, telsiz odası, yatakhane, mutfak, çalışma odası, revir ve jeneratör odası gibi bölümleri içeriyor.

1950 yılında kurulan ana bina içerisinde yer alan o döneme ait bilimsel ekipmanlar, el aletleri, takvimler, plaklar, dergiler, kitaplar, yiyecek kutuları, mutfak duvarlarına asılmış yemek ve ekmek tarifleri dikkati çekiyor.

İstasyonun ana binasında bulunan ortak yaşam alanında, 1957 yılında imzalanmış olan İngiltere Kraliçesi 2. Elizabeth ve eşi Edinburgh Dükü Prens Philip'e ait birer de portre mevcut.

Üs ziyareti sırasında sınırlı sayıda kişinin aynı anda gezmesi, bina içerisinde bulunan hiçbir şeyin yerinin değiştirilmemesi ve dokunulmaması gerektiği bilgisi ziyaretçiler ile paylaşılıyor. Ziyaretçiler, gezi sırasında ana girişte bulunan hatıra defterine düşüncelerini yazabiliyor.