Transhümanistlerin arzuladığı teknolojiler toplumsal eşitsizliği derinleştirebilir

İnsanın mevcut durumunun yetersiz olduğu ve teknolojiyi kullanarak insanın biyolojik ve zihinsel olarak geliştirme imkanı olduğuna inanan transhümanistler, varlığını ve potansiyelini geliştirecek teknolojilere erişemeyen insanların tasfiyesini "doğal bir süreç" olarak değerlendiriyor.

İnsanın mevcut durumunun yetersiz olduğu ve teknolojiyi kullanarak insanın biyolojik ve zihinsel olarak geliştirme imkanı olduğuna inanan transhümanistler, varlığını ve potansiyelini geliştirecek teknolojilere erişemeyen insanların tasfiyesini "doğal bir süreç" olarak değerlendiriyor.

"Transhümanizm: İnsanın ve Dünyanın Dönüşümü", "İnsansız Dünya Transhümanizm" kitaplarının yazarı ve Bursa Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğr. Üyesi Prof. Dr. Ahmet Dağ, AA muhabirine, transhümanist fikirlerin üreteceği teknolojilerin eşitsizlik ve öjeni ile bağlantılarını değerlendirdi.

Dağ, insanın fiziksel, zihinsel ve biyolojik olarak mevcut ve gelecek teknolojilerle güçlendirilebileceğine inanan transhümanistlerin insanı bir "oyun hamuru" gibi gördüklerini belirterek, "Onlara göre insan yalnızca inanç ve hurafelerinden değil, biyolojik zincirlerinden de kurtarılmalıdır. Daha sağlıklı, daha uzun ömürlü, daha zeki insan tasavvuruna gidilebilir. Zira hem mevcut hem de gelecek teknolojiler bu imkanı sağlayacak düzeyde. İnsanı bir nevi oyun hamuru gibi görüyorlar. İnsan artırılabilir, esnekleştirilip sınırları genişletilebilir." dedi.