BM Sözcüsü Stephane Dujarric, günlük basın toplantısında Gazze'deki gelişmelere ilişkin gazetecilere açıklamalarda bulundu.

BM'nin Gazze'deki insani yardım operasyonlarının büyük baskı altında olduğunu ifade eden Dujarric, yardım çalışanlarının ciddi güvenlik riskleriyle karşı karşıya olduğunu söyledi.

Dujarric, sınır kapılarının güvenilir olmadığını ve kritik yardım malzemelerinin rutin olarak geciktirildiğini ya da engellendiğini dile getirdi.

BM'nin daha önceki ateşkes döneminde olduğu gibi, bu kez de ateşkes fırsatını değerlendirerek Gazze Şeridi genelinde insani yardım operasyonlarını ciddi şekilde genişletmeye hazır olduğunun altını çizen Dujarric, "Planlarımız tamamlandı ve uygulanmaya hazır durumda. Ancak gerçek bir fark yaratmak için, İsrail'in güvenli ve kesintisiz yardım erişimini mümkün kılması gerekiyor." diye konuştu.

"Gazze'deki açlık krizi bugüne kadarki en korkunç seviyeye ulaştı"

Dujarric, BM İnsani İşler Koordinasyon Ofisi'nin (OCHA), "Gazze Şeridi'ndeki açlık krizinin bugüne kadarki en korkunç seviyeye ulaştığı" uyarısında bulunduğunu aktardı.

Hem meslektaşlarının hem de yardım ulaştırdıkları kişilerin açlıktan "eridiğini" vurgulayan Dujarric, OCHA ve ortaklarının yardım çalışanlarının açlık ve yorgunluktan baygınlık geçirdiğini bildirdiğini ifade etti.

Dujarric, "Çocuklar arasındaki öldürücü düzeyde yetersiz beslenme, felaket boyutlarına ulaştı." uyarısında bulundu.

BM Çocuklara Yardım Fonu'nun (UNICEF) ağır yetersiz beslenmiş bir çocuğun, iyi beslenmiş bir çocuğa göre ölme riskinin 10 kat daha fazla olduğu uyarısında bulunduğunu anımsatan Dujarric, "Felaket koşullara rağmen, yardım çalışanlarımız ne zaman ve nerede mümkünse, hayat kurtaran yardımları ulaştırmaya devam ediyor. Ancak OCHA, bu operasyonların sürdürülebilmesi için, İsrail makamlarının çok daha fazla yardımın Gazze'ye ve Gazze içinde gecikmeden ulaştırılmasını kolaylaştırması gerektiğini vurguluyor." ifadelerini kullandı.

"Gazze'deki durum hamile kadınlar ve yenidoğanlar için felaket sonuçlara yol açıyor"

Dujarric, diğer taraftan BM Nüfus Fonu'nun da (UNFPA), şiddetli gıda yoksunluğu, çökmüş sağlık sistemi ve yoğun psikolojik stresin, hamile kadınlar ve yenidoğanlar için felaket doğum sonuçlarına yol açtığı uyarısında bulunduğunu aktardı.

Bu yılın ocak-haziran döneminde doğum sayılarının keskin biçimde düştüğünü ve 220 annenin hayatını kaybettiğini söyleyen Dujarric, "Bu sayı, 2022 yılında kaydedilen toplam anne ölümlerinin 20 katı. En az 20 bebek, doğumdan sonraki ilk 24 saatte hayatını kaybetti. Bebeklerin üçte biri erken doğdu, düşük kilolu doğdu veya yenidoğan yoğun bakım ünitesine ihtiyaç duydu. Tabi bu tür ünitelere hala erişim mevcutsa." diye konuştu.

"İsrail makamları tek karar verici konumda"

Dujarric, halihazırda İsrail makamlarının Gazze Şeridi'ne yardımın ne kadar, kim aracılığıyla ve hangi türde gireceğine dair tek karar verici konumda olduğunu belirterek, Gazze çevresindeki İsrail sınır geçiş noktalarına ulaşan yardımların toplanmasının da ciddi lojistik zorluklar yarattığını ifade etti.

Bu geçişlerin tamamının çitlerle çevrili ve ağır koruma altında olduğuna işaret eden Dujarric, "Sıklıkla kamyonlarımızın yakınına gelen sivillere ateş açılıyor." dedi.

Dujarric, Gazze'de yardımın güvenli şekilde ulaştırılabilmesi için, askerlerin yardım konvoylarının güzergahında bulunmayacağına dair güvence verilmesi gerektiğine dikkati çekerek "Gazze'ye giren yardım miktarı, ihtiyaçlara kıyasla sadece bir damla niteliğinde kalıyor. Her şeyden önce, bu yıkıcı duruma son vermek için bir ateşkese ihtiyaç var." diye konuştu.

"OCHA'ya yönelik kısıtlamalar doğru yönde bir adım değil"

İsrail makamlarının OCHA'daki meslektaşlara yönelik açıkladığı cezai uygulamalar hakkında da konuşan Dujarric, şu ifadeleri kullandı:

"OCHA'nın profesyonelliğine ve tarafsız çalışmalarına tam güven duyuyoruz. Bu tür cezai tedbirler, yalnızca açlık, yerinden edilme ve yoksunlukla mücadele eden insanlara ulaşmamızı daha da zorlaştıracaktır. Doğru yönde bir adım değil."

İsrail'in BM Daimi Temsilcisi Danny Danon, BM Güvenlik Konseyi'ne (BMGK) hitaben yaptığı açıklamada, İsrail'in OCHA'ya yönelik bazı adımlar attığını duyurmuştu.

Yüzlerce OCHA çalışanının İsrail tarafından "güvenlik taramasından" geçirileceğini ve OCHA'nın kilit personeline artık oturma ve çalışma izni yenilemesi yapılmayacağını söyleyen Danon, aynı zamanda OCHA personeline otomatik vize verilmeyeceğini kaydetmişti.

Danon, vize verilecek uluslararası personelin ülkede kalış süresinin ise 1 ayla sınırlandırılacağını belirtmişti.