İklim değişikliği ve kirlilik Maldivler'in mercan resiflerini tehdit ediyor 

06.07.2022
Maldivler

Küresel iklim değişikliği nedeniyle artan deniz suyu sıcaklığı ve plastik kirliliği, Maldivler’deki mercan resiflerinin geleceğini tehdit ediyor.

İklim değişikliğinin etkisiyle oluşan kuraklık, seller, şiddetli kasırgalar gibi aşırı hava olaylarının sıklığı ve şiddetinin artması, deniz seviyelerinin ve okyanuslardaki asit oranlarının yükselmesi ve buzulların erimesi gibi nedenlerle ekosistem olumsuz etkileniyor. 

Bilim insanları iklim değişikliğinin yıkıcı etkilerini en aza indirmek için ortalama sıcaklıklardaki artışın sanayi öncesi döneme göre 1,5 dereceyle sınırlanması gerektiğini belirtiyor. Bu hedefin tutturulamaması durumunda deniz yaşamı için hayati önemdeki mercanlar yok olma tehlikesi ile karşı karşıya kalacak.

AA muhabirinin derlediği bilgilere göre deniz ekosisteminin yaklaşık yüzde 25'i; türlerin barınması, yuvalanması ve yumurtlaması için habitat meydana getiren mercan resiflerinin etrafında oluşuyor. 

Mercan resifleri, deniz ekosistemini sağlamlaştırmanın yanı sıra, fırtına ve kıyı şeridi aşınmasından korunmayı sağlıyor.

Hint Okyanusu’nun ortasında, Hindistan ve Sri Lanka’nın güney batısında yer alan 26 atolün çevresindeki 1192 mercan adasından oluşan Maldivler Cumhuriyeti'ndeki mercan resiflerinin geleceği iklim değişikliği nedeniyle tehdit altında. 

Deniz suyu ısındığında, dokularında yaşayan algleri dışarı atan resiflerin tamamen beyazlamasıyla meydana gelen "mercan ağarması" Maldivler'deki mercan kayalıklarının yaklaşık yüzde 60'ında etkili oluyor. Ağarma, yüksek sayıda mercan ölümüne yol açabiliyor. 

"Bilinçsiz plastik kullanımı su altındaki ekosisteme zarar veriyor"

Mercan resiflerine yönelik bir diğer tehdit ise Hint Okyanusu’nun maruz kaldığı plastik kirliliği. Plastikler, üstünü kapladıkları mercanları, ışık, besin ve oksijenden mahrum bırakarak organizmalarının sayısını azaltıyor. 

Maldivler'in Van'garu Adası'nda rehber dalgıçlık yapan ve yıllar içinde çok çeşitli balık türlerini, deniz kaplumbağalarını, yüzlerce vatozu ve mercan resiflerini gözlemlediğini belirten Alexander Davydov, son yıllarda mercan resiflerinde gözle görülür bir değişim olduğunu söyledi.

Davydov, "Dalışlarda yanımda taşıdığım bir torbam var, her türlü atığı o torbada topluyorum. Hiçbir dalışımdan çantam boş çıkmıyorum. Bu anlamda halkın bilinçlendirilmesi gerekiyor. Dünyanın ısınmasının en büyük nedenlerinden biri tüketim toplumu olmamız. Çevreyi ve dünyayı kirletiyoruz, artık herkesin bilinçlenmesi gerekiyor yoksa ilerleyen yıllarda daha fazla problemle karşı karşıya kalacağız." dedi.

Bundan 30 yıl öncesinde bu kadar kirlilik olmadığına dikkati çeken Davydov, şunları kaydetti:

"Dünya nüfusu arttıkça atıkların miktarı da artıyor. Bunların birçoğu denize atılıyor. Yaptığımız dalışlarda araba lastiği, pet şişe gibi birçok atığa rastlıyoruz. Atık yönetimi konusunda mutlaka bir şeyler yapılmalı. İnsanlarımız bilinçsizce plastik kullanıyor ancak bu plastikler su altındaki ekosisteme zarar veriyor."

Van’garu Adası üzerinde bulunan bir otelin müdürü Marc Gussing, plastik kirliliğine karşı aldıkları önlemlere ilişkin "Güneş panelleri kullanarak, plastik şişeleri cam şişelerle değiştirerek ve deniz suyunu temiz suya çevirerek bir geri dönüşüm sağlamayı amaçlıyoruz. Aynı zamanda odalarımızda kullandığımız sabun, şampuan gibi malzemeleri ve onları içine koyduğumuz plastik poşetleri de değiştiriyoruz. Zamanla sadece geri dönüştürülmüş ürünler kullanmaya başlayacağız" ifadelerini kullandı.

Ada çevresinde su altı temizliği yaptıklarını ancak bunun çok zor olduğunu vurgulayan Gussing sözlerini şöyle tamamladı:

"Buraya gelen çöplerin çoğu sürüklenerek ya da dalgalar sebebiyle dışarıdan geliyor. Her ay 25 kişiyle dalış yapıp belirlediğimiz noktaları temizliyoruz. Ada etrafında yeni mercan ekimleri de yapmaya başladık. Mercanların korunması için deniz biyologlarıyla çalışmalar yapıyoruz. Mercan ekimleri ve mercanların korunması bizim için önemli. Biz bu noktada geleceğimize yatırım yapıyoruz."

KATEGORİDE ÖNE ÇIKANLAR