

Doğaya Kulak Verin.
Ekolojik gündem, sürdürülebilirlik ve çevre mücadeleleri artık cebinizde.
Yeşilhat WhatsApp kanalını takip edin.
Dünya Kalp Federasyonu tarafından ilki 2000 yılında kutlanan 29 Eylül Dünya Kalp Günü'nde, dünya genelinde her yıl yaklaşık 17 milyon kişinin ölümüne neden olan kalp hastalıkları ve inme hakkında farkındalık oluşturulması amaçlanıyor.
AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Türk Kardiyoloji Derneği Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Ertuğrul Okuyan, hava kirliliği, aşırı sıcaklar, mikroplastikler ile ışık ve gürültü kirliliği gibi çevresel faktörlerin kalp sağlığını sanılandan çok daha fazla tehdit ettiğini söyledi.
Dünya Sağlık Örgütünün "sessiz katil" olarak tanımladığı hava kirliliğinin artık sigara, kötü beslenme ve hareketsizlik kadar önemli bir risk faktörü kabul edildiğini belirten Okuyan, "Kalp sağlığını en olumsuz etkileyen çevre problemi açık ara hava kirliliği çünkü hepimiz her gün, her nefeste bundan etkileniyoruz. Araştırmalar, kirli havada yaşayanların kalp krizi riskinin yüzde 15 ila 20 daha fazla olduğunu net olarak gösteriyor. Sigara içmeseniz bile kirli havada yaşamak sizi risk altına sokuyor. Bu nedenle hava kirliliği ile mücadele, öncelikli konularımızdan biri olmalı." dedi.
Okuyan, hava kirliliğine kısa süreli maruziyetin dahi özellikle yaşlılarda ve sağlık sorunları olan kişilerde kalp krizi, inme, ritim bozuklukları ve kalp yetmezliği riskini artırabildiğini, uzun süreli maruziyette ise ölüm riskinin çok daha fazla olduğunu ifade etti.
"Çevreyi korumak aslında doğrudan kalbimizi korumak demek"
Hava kirliliğine bağlı kalp hastalıklarının bazı ülkelerde daha fazla görüldüğünden bahseden Okuyan, şu değerlendirmeleri yaptı:
"Çin'de sanayi kirliliği, yoğun trafik ve kömür kullanımı nedeniyle her yıl milyonlarca kişi kalp-damar hastalıkları nedeniyle hayatını kaybediyor. Dünyanın en yüksek hava kirliliği seviyelerine sahip olan Hindistan'da yine katı yakıt kullanımı iç mekan ve dış hava kirliliğine neden olurken yüksek oranda kalp krizi ve inme vakaları yaşanıyor. Dünya standartlarının çok altında hava kalitesine sahip olan Pakistan'da ise sanayi ve ulaşım kaynaklı yoğun duman, kalp ve damar hastalıklarının artmasına neden oluyor. Nijerya'da trafik ve kötü yakıt kalitesi nedeniyle son 20 yılda hava kirliliği iki katına çıktı. Buna bağlı kalp hastalıkları da artış gösteriyor. Hava kirliliği sınırlarının çok üzerinde olan Mısır'da da trafik, sanayi ve çöl tozundan kaynaklı kalp-damar hastalıkları önde gelen ölüm nedenleri arasında. Yani çevreyi korumak aslında doğrudan kalbimizi korumak demek."
Okuyan, iklim değişikliğine bağlı yaşanan aşırı sıcaklık ve fırtına, sel gibi aşırı hava olaylarıyla kalp damar hastalıkları arasında da kuvvetli bir ilişki bulunduğunu aktararak, "Çok sıcak havalarda vücut serinlemek için daha çok çalışır, kalp atışları hızlanır, tansiyon düşebilir ve kan koyulaşabilir. Soğuk havalarda ise damarlar büzülür, kan basıncı yükselir ve kalp daha fazla efor harcar. Özellikle yaşlılar, tansiyon hastaları veya kalp hastalığı olanlar bu durumdan daha çok etkilenir. Bu yüzden yazın çok sıcak saatlerde dışarı çıkmamak, kışın iyi giyinmek ve sıvı dengesini korumak çok önemli." diye konuştu.
Gürültü ve ışık kirliliğinin de kalp sağlığı üzerinde olumsuz etkileri olduğuna işaret eden Okuyan, gürültünün stres hormonunu artırarak tansiyonu yükselttiğini ve kalp ritmini bozabildiğini, ışık kirliliğinin ise özellikle gece uykusunu etkilediğini ve kaliteli uyku alamayan kişilerde kalp hastalığı riskinin arttığını dile getirdi.
Ayrıca mikroplastikleri "damarlarımızın içinde dolaşan bir tehlike" sözleriyle tanımlayan Okuyan, "Yapılan bir araştırmada kalp ameliyatı geçiren hastaların damar plaklarında mikroplastikler bulunmuş ve bu kişilerde sonraki yıllarda kalp krizi, inme ve ölüm riskinin diğerlerine göre yaklaşık 4,5 kat daha yüksek çıktığı tespit edilmiş." dedi.
"Temiz hava, temiz su, düzenli yaşam alanları kalp hastalıklarını azaltır"
Kalp sağlığını korumanın önce bireysel sonra da toplumsal farkındalığın artmasıyla başladığını vurgulayan Okuyan, kalp damar sistemi hastalıklarının tüm dünyada ölümlerin bir numaralı nedeni olduğunu fakat bu ölümlerin koruyucu yaklaşımlarla önemli ölçüde azaltılabileceğini söyledi.
Kalp sağlığını korumak için kirli havanın yoğun olduğu günlerde dışarı çıkılmaması, mümkünse evde hava temizleyici cihazlar kullanılması, tek kullanımlık plastik ürünlerden kaçınılması ve yürüyüş yaparak stresten uzak kalınması gibi tavsiyelerde bulunan Okuyan, sözlerini şöyle tamamladı:
"Bireysel risk faktörlerinin azaltılmasının yanı sıra, kalp hastalıklarından korunma aslında sokakta başlar. Temiz hava, temiz su, düzenli yaşam alanları kalp hastalıklarını azaltır. Bireysel olarak yapacağımız küçük değişiklikler bile toplum sağlığını korumada çok büyük rol oynar."