Harem-i İbrahim Camii, İsrail tarafından adım adım "ele geçiriliyor"

Şule Özkan
19.09.2025
Ankara

Hazreti İbrahim, Hazreti İshak, Hazreti Yakup, Hazreti Yusuf ve eşlerinin mezarları bulunan caminin artık “iç kısmını örten çatısı” da İsrail kontrolünde

Daha fazlası için Instagram’dan takip edin


İsrail'in Batı Şeria'da bulunan Harem-i İbrahim çatısını güvenlik gerekçesiyle işgal etti.

İşgal altındaki Doğu Kudüs'te bulunan Mescid-i Aksa'nın çevresi olarak kabul edilen El Halil kentindeki Harem-i İbrahim Camisi, Mekke'deki Mescid-i Haram ve Medine'deki Mescid-i Nebevi ile Mescid-i Aksa'dan sonra en kutsal dördüncü cami kabul ediliyor.

Hazreti İbrahim, Hazreti İshak, Hazreti Yakup, Hazreti Yusuf ve eşlerinin mezarları bulunan caminin artık “iç kısmını örten çatısı” da İsrail kontrolünde.


İsrail'in buraya Yahudiler için yeni bir ibadet alanı inşa etmeyi planladığı düşünülüyor.

İşgal altında Batı Şeria’nın El Halil kentinde bulunan Harem-i İbrahim Camii’ndeki bu gelişme, yıllardır süren sistematik kısıtlamaların son halkası.

Harem-i İbrahim Katliamı

Tarihler 25 Şubat 1994’ü gösterdiğinde, sabah namazı sırasında fanatik Yahudi yerleşimci Baruch Goldstein, elinde otomatik silahla camiye girdi. 29 Filistinliyi katletti, 100’den fazla kişiyi yaraladı.

Tarihe “el-Halil Camii katliamı” olarak geçen saldırıdan sonra, İsrail işgali camiyi ibadete kapattı. Tam 6 ay boyunca camiye girişler yasaklandı. Yeniden açıldığında ise artık aynı cami değildi.


Hazreti İshak ve eşinin bulunduğu kabirler Müslümanlara ayrılan kısımda kalmış, diğerleri ise Yahudilere ayrılan ve sinagoga çevrilen bölümlerde bırakılmıştı.

Müslümanlara kalan alan ise güvenlik kontrol noktalarıyla çevrilmiş, giriş çıkışlar sıkı denetime alınmıştı.

İbadet engellendi 

Cami, ramazan ayında cuma günleri tamamen Müslümanların ibadetine açılması gerekirken, İsrail, geçen ramazan ayında bunu yerine getirmedi.

Ancak Yahudi bayramlarında Müslümanlara tamamen kapatılan caminin içinde Yahudi yerleşimciler ritüeller ve Talmudik ayinler yapıyor.

25 Haziran 2025'de “güvenlik” gerekçesiyle 12 gün kapalı tutulan caminin tamamına İsrail tarafından yangın alarm cihazları yerleştirildi.

Camiyi yönetmeye yetkili tek kurum olan Filistin Vakıflar ve Din İşleri Bakanlığı, İsrail’in bu adımlarını “yasadışı müdahale ve açık ihlal” olarak değerlendiriyor.

Camiye yönelik ihlaller, yalnızca fiziki bir alanın değil, mabedin tarihi ve dini kimliğinin sistemli biçimde dönüştürülmesinin parçası olarak görülüyor.

Filistin Kurtuluş Örgütü'ne (FKÖ) bağlı Ayrım Duvarı ve Yahudi Yerleşim Birimleriyle Mücadele Konseyi Başkanı Müeyyed Şaban, yaptığı yazılı açıklamada, uluslararası topluma ve Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütüne (UNESCO), Harem-i İbrahim Camisinin himayesi konusundaki sorumluluklarını yerine getirmeleri çağrısı yaptı.