

Türkiye Tenis Federasyonu (TTF) Başkanı Şafak Müderrisgil, eşit fırsat verildiğinde milli sporcuların tekerlekli sandalye tenisinde önemli işler yapabildiğini ve elde edilen başarıların bir potansiyeli işaret ettiğini söyledi.
Antalya'da dün başlayan BNP Paribas Dünya Takım Kupası ve tekerlekli sandalye tenisine dair AA muhabirine açıklamalarda bulunan Şafak Müderrisgil, federasyon olarak ITF Tekerlekli Sandalye Tenis takviminin en prestijli turnuvasına ev sahipliği yaptıkları için çok gururlu olduklarını dile getirdi.
"Bu dünya şampiyonasına son beş yıldır ev sahipliği yapıyoruz." diyen Müderrisgil, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Biz de hem erkek hem de kadın A Milli Takım'ları ile Quad A Milli Takımları'mızla katılıyoruz. Mart ayında gerçekleşen Avrupa elemeleri yine burada olmuştu. Kadın A Milli Takımı'mız ikinci olarak tamamlamıştı. Geçen sene dünya ikincisi olan Quad A Milli Takımı'mız bu şampiyonaya doğrudan katılıyor. Erkek ve Kadın A Milli Takımları'mız ev sahibi konumunda olduğumuz için 'wild card'la katılıyorlar. Tekerlekli sandalye tenisinde Paris Olimpiyatları'nda çok güzel başarılar elde etmiştik. Ahmet Kaplan, olimpiyat dördüncüsü olarak tamamlamıştı. Uğur Altınel, on dördüncü olarak tamamlamıştı. Fakat onlar bu şampiyonada ne yazık ki sakatlıkları nedeniyle aramızda değiller. Ancak takımımız hazır. En iyi şekilde ülkemizi temsil edecekler. Kendilerine başarılar diliyorum."
Tekerlekli sandalye tenisinin, gelecek hedefleri arasında önemli bir yere sahip olduğunun altını çizen Müderrisgil, "Tekerlekli sandalye tenisi, Ağustos 2023'te Türkiye Tenis Federasyonuna bağlandı. O bir yıllık dönemden sonra Kasım 2024'te biz yeni yönetim olarak bayrağı devraldık. Aslında bir rekabet avantajımız olduğunu düşünüyoruz. Türkiye'nin nüfusunun yüzde 15'inin engellilerden oluştuğunu düşünürsek aslında bu alanda ülkemizde çok yol kat edebilecek bir kapasite var. Bu kapasiteyi harekete geçirmek istiyoruz. Bize milli sporcularımız, eşit fırsat verildiğinde neler yapılabildiğini gösteriyor. Zeliha Aksak, son beş yıldır oynuyor ve dünya çapında başarılara imza atmış durumda. Ahmet Kaplan, zannediyorum son 6-7 yıldır tenis oynamakta ve olimpiyat dördüncüsü, Quad Milli Takımı'mız dünya ikincisi. Bunlar çok güzel başarılar ve bize aslında göz kırpan bir potansiyel. Federasyon olarak bu potansiyeli en iyi şekilde değerlendirmeyi düşünüyoruz." diye konuştu.
"Kapsayıcılığı ön plana almış durumdayız"
Dünya Takım Turnuvası gibi organizasyonların ardındaki stratejilerin çok önemli olduğunu aktaran Şafak Müderrisgil, "Federasyon olarak ve Türkiye olarak kapsayıcılığı ön plana almış durumdayız. Tekerlekli sandalye tenisinde ya da paralimpik alanlarda da bu konuyu ne kadar önemsediğimizi göstermiş oluyoruz. Kapsayıcılık, burada anahtar kelime. Eşit fırsatlar verildiğinde engellilerin de ne yapabileceğini görmek. Önemli bir turnuvaya ev sahipliği yapıyoruz. Düşünün ki 20 ülkeden katılım var, 44 takım burada mücadele ediyor. Bu konunun altını çizmeye aslında gelmişler. İsteyen herkesin spor yapabildiğini göstermek, spor kültürünün yaygınlaşmasını sağlamak için tabii ki bu turnuvalar çok önemli. Diğer taraftan tabii ki tenis turizmi açısından da önemli. Böylesine uluslararası spor organizasyonlarının ülkemizde gerçekleştiriliyor olması tenis turizmimiz açısından çok önemli bir katma değere sahip. Ülkemizi tanıtmak, kültürümüzü tanıtmak açısından da ayrı bir vesile. Ayrı bir kaldıraç etkisi var." değerlendirmesinde bulundu.