İşgal altındaki Batı Şeria'nın kuzeyinde yer alan Tulkerim Mülteci Kampı'ndaki evini terk etmek zorunda kalan Filistinli Abdusselam Ude (71) ailesiyle hurda bir otobüste yaşamaya başladı.

İsrail ordusu, 21 Ocak'ta Batı Şeria'nın kuzeyinde, Cenin ve kampından başlayarak Tulkerim ve Nur Şems kamplarına kadar uzanan bir saldırı başlatmıştı.

Resmi verilere göre, İsrail ordusu Tulkerim ve Nur Şems kamplarına düzenlediği saldırılarda 600'den fazla evi tamamen yıktı, yaklaşık 2 bin 573 ev ise kısmen hasar gördü, 40 binden fazla Filistinli de zorla sürgün edilerek evsiz bırakıldı.

İsrail ordusunun, Tulkerim ve Nur Şems mülteci kamplarında evlerini terk etmek zorunda bıraktığı binlerce aileden biri de Ude ve eşi oldu.

Ev kiralarının da ciddi oranda yükselmesinden ötürü başka eve çıkamayan ve akrabalarının yanına da yerleşemeyen Ude ve eşi, Tulkerim yakınlarındaki Ektaba kasabasında metruk haldeki bir otobüse yerleşmek zorunda kaldı.

Otobüsün içine bir pencere ve kapı açan Ude, yere de birkaç döşek sererek aracı "yaşanılabilir" bir yer haline getirdi. Ude, hayır sahiplerinin bağışladığı ocak, buzdolabı ve masa gibi diğer ev eşyalarını ise otobüsün önüne kumaş tentelerle kurduğu minik "çadıra" yerleştirdi.

Son çare paslı demir yığını oldu

İsrail ordusunun saldırıları nedeniyle her şeylerini kaybettiklerini söyleyen Ude, "Bu paslı demir yığınına (otobüs) sığınmaktan başka çaremiz kalmadı." dedi.

Otobüsün içinde kurduğu yeni "evinden" Tulkerim Mülteci Kampı'nın kalıntılarına hasretle bakan Ude, "Orada bir aileydik şimdi parçalandık, her birimiz bir yere savrulduk. Ev yok, sığınak yok, geleceğimiz de meçhul." dedi.

Ude, "Başkalarının yanında geçici süreliğine kalmak zor. Bu şekilde yaşamaya mecburuz. Yine de burada yaşamak sokakta kalmaktan iyidir." diyerek kendini avuttu.

Kampa ve "vatana" dönüş özlemi

"Otobüs evin" dışındaki çadırda kahve yapan Ude, İsrail ordusu Batı Şeria'daki gerginliği tırmandırdığı sürece Filistinliler için tünelin sonunda ışık görünmediğini söyledi.

Sürekli bir tepeye çıkarak Tulkerim Mülteci Kampı'ndaki yıkılmış evleri ve sokakları seyreden Ude, "sanki orada eskiden bir kamp yokmuş" izlenimine kapıldığını anlattı.

İsrail ordusunun, kampta kendi evine bitişik olan kardeşinin evini yıktığını kaydeden Ude, kendi evinin yıkılıp yıkılmadığını ise bilmediğini dile getirdi.

Kuveyt'te uzun yıllar yaşadıktan sonra ülkesine döndüğünü ifade eden Ude, "Orada her ne kadar refah içinde yaşıyor olsam da insanın kendi vatanı gibisi yok. İşgale ve çektiğimiz çileye rağmen vatan bizi bağrını basan yerdir. Eninde sonunda kampa dönmemiz gerek. Orası bizim hatıralarımızı bıraktığımız yer." dedi.