Gazze’de hayatını kaybeden Al Jazeera muhabiri Enes eş-Şerif’in vasiyeti yayımlandı
Mehmet Nuri Uçar
11.08.2025
İstanbul
"Acıyı her detayıyla yaşadım, acıyı ve kaybı defalarca tattım, buna rağmen gerçeği çarpıtmadan ve saptırmadan olduğu gibi aktarmaktan hiçbir zaman vazgeçmedim"
Daha fazlası için Instagram’dan takip edin
İsrail ordusunun Gazze kentindeki Şifa Hastanesi çevresinde bulunan gazeteci çadırına düzenlediği doğrudan saldırıda hayatını kaybeden Al Jazeera muhabiri Enes eş-Şerif’in, öldürülmeden önce kaleme aldığı vasiyeti yakınları tarafından yayımlandı.
Eş-Şerif'in X hesabından paylaşılan vasiyette, "Bu benim vasiyetim ve son mesajımdır. Eğer bu sözlerim size ulaştıysa bilin ki İsrail beni öldürmeyi ve sesimi susturmayı başardı. Selamünaleyküm ve rahmetullahi ve berekatühü." ifadeleri kullanıldı.
Vasiyetinde halkının sesi olmak için elinden gelen tüm gücü kullandığını belirten eş-Şerif, "Gözlerimi açtığım andan itibaren Cibaliya Mülteci Kampı’nın sokaklarında ve mahallelerinde büyüdüm. Umudum, Allah’ın ömrümü uzatması ve ailemle, sevdiklerimle birlikte asli yurdumuz olan işgal altındaki Askalan’a (Mecdel) dönebilmekti. Ancak Allah’ın takdiri ve hükmü daha önce tecelli etti." ifadelerine yer verdi.
Eş-Şerif'in vasiyetinde, şunlar kaydedildi:
“Bu benim vasiyetim ve son mesajım.Eğer bu sözler size ulaşmışsa, bilin ki İsrail beni öldürmeyi ve sesimi susturmayı başarmıştır.
Öncelikle, Allah’ın selamı, rahmeti ve bereketi üzerinize olsun.
Allah biliyor ki, gözlerimi Cibaliye Mülteci Kampı’nın sokaklarında açtığımdan beri halkıma destek olmak ve onların sesi olmak için bütün gücümü ve çabamı verdim. Dileğim, Allah’ın ömrümü uzatması ve ailemle, sevdiklerimle birlikte işgal altındaki asıl memleketimiz Askalan’a (Mecdel) dönebilmemdi. Ancak Allah’ın iradesi önce geldi ve O’nun hükmü yerine geldi.
Her türlü acıyı yaşadım, defalarca kayıp ve ıstırap tattım. Yine de hakikati olduğu gibi, tahrif etmeden veya çarpıtmadan aktarmaktan bir an olsun geri durmadım. Allah, susanlara, öldürülmemizi kabul edenlere, nefesimizi boğanlara, çocuklarımızın ve kadınlarımızın paramparça olmuş bedenlerinden etkilenmeyip, halkımızın bir buçuk yılı aşkın süredir maruz kaldığı katliamı durdurmayanlara şahit olsun.
Sizlere Filistin’i emanet ediyorum — Müslüman aleminin tacındaki inciyi, bu dünyadaki her özgür insanın kalp atışını. Sizlere halkını (Filistinlileri) emanet ediyorum. Zulme uğramış masum çocuklarını emanet ediyorum. Onlar hayal kurmaya, huzur ve güven içinde yaşamaya fırsat bulamadan, tertemiz bedenleri binlerce tonluk İsrail bombaları ve füzeleriyle ezildi, parçalandı ve duvarlara saçıldı.
Size vasiyetim şudur: Zincirler sizi susturmasın, sınırlar sizi durdurmasın. Toprakların ve halkın özgürlüğü için köprüler olun ki onur ve özgürlük güneşi, çalınmış vatanımızın üzerinde yeniden doğsun.
Sizlere ailemi emanet ediyorum.
Gözümün nuru, sevgili kızım Şam… Onu hayal ettiğim gibi büyürken görmeme ömürüm yetmedi.
Sevgili oğlum Salah… Onu destekleyip hayat yolunda yanında olmayı, gücünü toplayınca yükümü hafifletmesini ve davamızı devam ettirmesini isterdim.
Sevgili annem… Onun bereketli dualarıyla bugünlere geldim. Duaları siperim, ışığı yolum oldu. Allah, kalbine kuvvet versin ve onu benim adıma en güzel mükafatla ödüllendirsin.
Ve ömür arkadaşım, sevgili eşim, Salah’ın annesi (Beyan)… Savaş bizi uzun günler ve aylar boyunca ayırdı. Yine de ahdimize sadık kaldın, bükülmeyen bir zeytin ağacı gövdesi gibi dimdik durdun. Sabırla, Allah’a tevekkülle, yokluğumda bütün gücü ve imanı ile sorumluluğu taşıdın.
Onların yanında olun. Önce Allah, sonra siz onlara destek olun.
Eğer ölürsem, bilin ki ilkelerimden taviz vermeden ölürüm. Allah’a şahitlik ederim ki O’nun takdirine razıyım, O’nunla buluşmaya iman ettim ve O’nun katındakinin daha hayırlı ve ebedi olduğuna kesin olarak inanıyorum.
Allah’ım, beni şehitlerin arasına kabul et, geçmiş ve gelecek günahlarımı bağışla, kanımı halkım ve ailem için özgürlük yolunu aydınlatan bir nur kıl.
Eğer bir kusurum olduysa beni affedin. Bana rahmetle dua edin, çünkü ben ahdimi bozmadım, değiştirmedim ve ihanet etmedim.
Gazze’yi unutmayın.
Ve benim bağışlanmam için samimi dualarınızda unutmayın.
diğer haberler
