

Daha fazlası için Instagram’dan takip edin
Belçika Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Maxime Prevot, hükümetinin İsrail'e güçlü bir mesaj gönderme amacıyla Filistin Devleti'ni tanıma kararı aldığını belirterek, Gazze'de olanları "açıkça bir soykırım" olarak tanımladı.
Prevot, dün Belçika federal hükümetinin aldığı Filistin Devleti'ni tanıma ve İsrail'e yaptırımlar uygulama kararlarının ardından AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.
Koalisyon ortaklarına bu yönde karar alınması için uzun süredir baskı yapan Prevot, varılan anlaşmadan memnuniyet duyduğunu dile getirdi.
Prevot, "Hem ahlaki hem de hukuki sebepler dolayısıyla Belçika'da hükümet koalisyonu içinde bir anlaşma imzalama ve İsrail'e güçlü bir mesaj gönderme yükümlülüğümüz olduğunu düşünüyordum. Bu mesaj, hükümetin yasa dışı yerleşimlerin genişlemesini ve Filistin halkına sağlanan tüm insani yardımların kesilmesini kesinlikle durdurması gerektiğini açıkça ortaya koyuyor." dedi.
Gazze'deki duruma değinen Prevot, "Çok fazla kadın, çocuk ve diğer birçok vatandaş açlık çekiyor. Bu yüzden bu tümüyle kabul edilemez. Adından da anlaşılacağı gibi 'iki devletli' bir çözüm istiyorsak, iki devlete ihtiyacımız var. Şimdi, İsrail hükümetinin tutumuyla, iki devletli bir çözüm olasılığı tehlikede. Bu nedenle Suudi Arabistan ve Fransa'nın girişimiyle önümüzdeki haftalarda New York'ta güçlü bir diplomatik mesaj göndermek amacıyla Filistin Devleti'ni tanımaya karar verdik." diye konuştu.
Prevot, bu kararın İsrail'e tek devletli bir çözüme karşı olduklarını siyasi olarak göstermek açısından da önemli olduğunu vurguladı.
Belçikalı Bakan, hükümetin "Hamas'a ödül veriyor gibi görünmemek için" Filistin'i tanıma kararını resmiyete dökmek için tüm esirlerin serbest bırakılmasını, Hamas'ın Gazze'nin yönetiminden el çekmesini bekleyeceklerini dile getirdi.
"Bu açıkça bir soykırımdır"
Gazze'de yaşananları soykırım olarak gördüğünü belirten Prevot, "Bu benim kişisel görüşüm ve bunu aylar önce açıkça dile getirmiştim. Çoğu Belçikalı diplomata göre, sahadaki durumun gerçekten korkunç olduğunu ve bunun bir soykırım olarak kabul edilebileceğini vurgulamıştım." ifadelerini kullandı.
Prevot, soykırım tanımlamasının Belçika hükümetinin resmi pozisyonu olmadığını, bu tanımlamayı yapmanın yargı erkinin yetkisinde olduğunu bildirdi.
Bakan Prevot, "Açıkçası, kişisel görüşüme göre, bu açıkça bir soykırımdır. Bu yüzden Belçika hükümetine net karar alması için bu kadar baskı yaptım." dedi.
"Geçmişte yaptıklarına göre tavır alan, yaptırım uygulamamayı tercih eden birçok ülke var"
Avrupa Birliği'nin (AB) İsrail'e yaptırım uygulamayarak Gazze'deki krizi dolaylı olarak derinleştirip derinleştirmediğiyle ilgili soruya Prevot, "İsrail'e yönelik yaptırımlarla ilgili ortak kararlar almak ve bu kararları hayata geçirmek konusunda AB içinde birçok sorun yaşadığımız apaçık ortada. Geçmişte yaptıklarına göre tavır alan, yaptırım uygulamamayı tercih eden birçok ülke var." yanıtını verdi.
Prevot, sözlerine şöyle devam etti:
"Bu da İsrail'e yaptıklarının kabul edilemez olduğuna dair net bir mesaj göndermek için nitelikli çoğunluk bulmaya çalışmamız gerektiği anlamına geliyor. Bu nedenle, İsrail'e karşı en güçlü tutumların sergilenmesi ve bazı yaptırımların uygulanması için oy kullanmak gibi net bir sorumluluğum var."
"ABD'nin bile tutumunu hesaba katmadık"
Prevot, Filistin Devleti'ni tanıma kararı alırken ABD'nin tavrını göz önünde bulundurmadıklarını şu sözlerle ifade etti:
"Kararı kendi başımıza aldık. Diğer ülkelerin, hatta ABD'nin bile tutumunu hesaba katmadık. ABD'nin uluslararası konumunu Avrupalıların hislerine göre belirlediğini sanmıyorum."
"AB dış politikasının güvenilirliğinin tamamen çöktüğü apaçık ortada"
Prevot, AB içerisinde Almanya gibi ülkelerin pozisyonuna değinerek, "Elbette benim görevim diğer üye ülkelerdeki meslektaşlarımı yargılamak değil. Almanya ve diğer ülkelerin de İsrail'e karşı güçlü bir karar alma konusunda neden isteksiz olduklarını tarihe bakarak anlayabiliyorum." diye konuştu.
Alman hükümetinin, Gazze'de kullanılabilecek askeri teçhizatın İsrail'e ihracatını askıya alma kararına işaret eden Prevot, şunları kaydetti:
"Alman hükümetinin de bazı sınırlamalar olduğunu düşündüğünü fark ettim. Bu önemli bir konu ve tepki seviyesini artırmak için tüm AB ülkelerini harekete geçirmemiz gerektiğini düşünüyorum. Çünkü güçlü açıklamalar ve güçlü kararlar olmadan AB dış politikasının güvenilirliğinin tamamen çöktüğü apaçık ortada. Bu yüzden AB olarak, hep birlikte net mesajlar gönderebilme kapasitesine kesinlikle sahip olmalıyız."
Şubat ayında göreve gelen Prevot, Namur Belediye Başkanı olduğu bir önceki dönemde Gazze'de olanların bu noktaya gelebileceğini hayal etmediğini belirterek, "O zamanlar bunu hayal etmek mümkün değildi ama kesinlikle şimdi harekete geçmenin zamanı geldi." ifadesini kullandı.