

Dostoyevski'nin Suç ve Ceza romanında yoksul Raskolnikov'un tefeci bir kadını öldürme nedenlerinden biri paraydı. Sanal alemde yalan ölüm haberi yayanların çıkış noktası da benzer; çıkar/ün/para.
Amaç bu tarz paylaşımlarla etkileşim yaratmak, tanınırlığı, takipçi sayısını artırmak ve büyük bir hesap haline gelmek. Sahte haber yoluyla tıklanma kazanılabiliyor ve buna bağlı olarak reklam kazancı elde edilebiliyor. Dahası, sanal dolandırıcılık, dijital kimlik hırsızlığı ve spam yaymak.
Ünlüler, çok hayranı olduğu, çok takip edildiği ve çok merak edildiği için sonuca hızlı götüren bir hedef. Aynı arka plan, ünlülerin adlarıyla açılan sahte hesaplarda da görülüyor.
Anlaşılır ama hazin bir durum. Cemal Süreya'nın "Sizin hiç babanız öldü mü?/Benim bir kere öldü kör oldum." dizeleri, ölüm haberinin verdiği acıyı betimliyor. Bir yakınınızın, sevdiğinizin ya da kendinizin öldüğünü belirten bir içerikle karşılaştığınızı düşünün, ne tür bir duyguya kapılırdınız?
Ortam sanal olabilir ama insanın duygularına etkisi gerçek. Bir ünlünün ölüm haberi tez yayılıp, nice insanı o anda hüzne boğabilir. Öldü denilen kişide ve yakınlarında travmaya yol açabilir.
Geçmişte Türkiye'de Münir Özkul, Emel Sayın, Muazzez Abacı, Nuri Sesigüzel, Arif Sağ, Özkan Uğur, İlyas Salman, Armağan Çağlayan ve Alpaslan Özmol gibi nice ünlü hedef oldu. Kendilerinin veya yakınlarının verdiği tepkilerde farklı duyguları gördük.
Son örneklere ise depremin ardından yaşanan dezenformasyon sürecinde rastladık. Facebook'ta bir hesap, oyuncu Burcu Biricik'le ilgili depremi çağrıştıran ve oyuncunun hayatını kaybettiğini düşündüren "Enkaz altında kaldı" başlıklı bir içerik paylaştı. Farklı mecralarda -açık verilerde- Burcu Biricik'in Hatay merkezli son depremlerin ardından enkaz altında kalan ve "Amcam" dediği biri için Twitter'da yardım çağrısında bulunduğu, konu yanlış anlaşılınca da "Benim amcam değildi" diyerek düzelttiği görülüyor.
Aynı hesap, oyuncu Aras Bulut İynemli'yle ilgili de "Acı haber geldi, sevenleri kahroldu" şeklinde bir içerik çıktı. İçerikte "Yaşama tutunamadı" ve "Yaşama veda etti" gibi cümlelerle sanki oyuncudan söz ediliyormuş gibi yanlış, eksik ve yanıltıcı bilgi verildi. Farklı mecralarda -açık verilerde- Aras Bulut İynemli arkadaşı Köknar Tezay'ı hastalığı nedeniyle kaybetmiş ve sosyal medyada üzüntüsünü paylaşmıştı.
YURTDIŞINDA DA AYNI SORUN
Sadece içeride değil yurtdışında da çok sayıda örneği var bu sorunun.
- Twitter hesabı ele geçirilen Sony Music "Britney Spears öldü" haberi için özür diledi.
- Singapur"da eski devlet başkanı Lee Kuan Yew hakkındaki ölüm iddialarından sıkılan ve yalan bir haberi yaymanın ne kadar kolay olduğunu arkadaşlarına kanıtlamak isteyen bir çocuk, sahte bir Singapur Başbakanlık Ofisi görüntüsü hazırlayarak sahte haber yaydı.
- Fidel Castro’dan Nelson Mandela'ya, Papa II. John Paul'den Kraliçe II. Elizabeth'e kadar nice ünlü hakkında bu yönde yanlış haberler yayıldı. Barack Obama'nın asılsız ölüm haberi sosyal medya hesabı çalınarak dolaşıma sokuldu.
- Kanye West, Beyonce, Michael Jordan, Al Pacino, Brad Pitt ve Angelina Jolie, mizah ya da oltalama sahteciliği amaçlı dezenformasyon içerikler için hedefe alındı.
YALAN ÖLÜM HABERİ YAYMAK CEZALANDIRILMALI MI?
Yalan ölüm haberi üretmeyi ve yaymayı ceza hukuku açısından ele alan Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza ve Ceza Muhakemesi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Erdal Yerdelen ve aynı bilim dalında araştırma görevlisi olan Dr. Burak Boz, "Yalan Ölüm Haberlerinin Cezalandırılabilirliği" başlıklı bir çalışma yaptı. Çalışmaya göre; kişileri bir ölüm haberini paylaşmaya iten motivasyon, haberin sahte veya gerçek olma niteliğinin ötesinde haberin ölüme dair düşünceleri uyandırma becerisi.
Anayasanın 17/1 maddesindeki "Herkes, yaşama, maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkına sahiptir" hükmüne dikkat çekilen çalışmada yalan haberlerin cezalandırılmasının bu hakkın korunmasına hizmet edeceği yer alıyor. Çalışmada yalan ölüm haberi çıkartma ve yayma fiillerinin cezalandırılması yönünde bir ihtiyaç olduğuna dikkat çekilerek şöyle bir kanuni düzenleme öneriliyor:
- Bir kimsenin öldüğü hususunda aldatıcı nitelikte yalan haber yayınlayan veya bu haberi yayan kimse kişinin eşi ya da ikinci dereceye kadar kan hısımlarının şikayeti üzerine 6 aya kadar hapis veya adli para cezasına çarptırılır.
PARA CEZASI YA DA HAPİS
Prof. Dr. Erdal Yerdelen ve Dr. Burak Boz, Anadolu Ajansı Teyit Hattı'na yaptığı değerlendirmede ise şu mesajları verdi:
- İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ: Yalan ölüm haberleri, haber alma ve ifade özgürlükleri kapsamında değerlendirilemez. Çünkü bu tür haberler, insanların manevi bütünlüklerine zarar verir ve doğru haber alma hakkını engeller. İfade özgürlüğünün sınırını aşar ve başkalarının haklarına tecavüz eder. Bu nedenle, hukuk sistemi tarafından korunmaz ve aksine önlenmesi gereken bir fiil olarak kabul edilir.
- CAYDIRMA AMACI: Bir fiilin cezalandırılması için ceza hukuku prensiplerine uyulması gerekir. Cezalandırmanın amacı, suçun ödetilmesi ve gelecekte aynı suçu işleyecek kişilerin caydırılmasıdır. Bu tür haberlerin aldatıcı bir şekilde sunulması, öldüğü iddia edilen kişilerin ve yakınlarının psikolojik sağlığına zarar verir ve ağır tecavüze neden olabilir. Bu nedenle de yalan ölüm haberleri, cezaya layıktır.
- PARA CEZASI: Yalan ölüm haberlerinin yayılmasını teşvik edenlerin genellikle takipçi sayılarını artırmak, dolandırıcılık veya yasa dışı reklam içeren mesajlarını hızla yaymak gibi çıkarları vardır. Bu doğrultuda, etkili bir adli para cezası öngören bir düzenleme, yapılan kötülüğün ödetilmesinin yanında bu tür suçların tekrarlanmasını önleyebilir ve caydırıcı bir etki yaratabilir.
- SON ÇARE: Yalan ölüm haberleriyle mücadelede, yer sağlayıcıların aldığı tedbirlerin veya idari yaptırımların yetersiz kaldığı küresel olarak görülmektedir. Dolayısıyla bu fiillerin cezalandırılması, ceza hukukunun son çare olma niteliğine uygundur.