

İngilizce'de "yellow journalism" olarak geçen "sarı gazetecilik" terimi, ilk olarak 19. yüzyılda New York'ta iki rakip gazetenin arasındaki satış rekabetinden ortaya çıkmıştır. Erol Mutlu ve Britannica'ya göre, "Sarı gazetecilik", okuyucuların dikkatini çekmek, sansasyon yaratmak, okunurluluğu ve satışı arttırmak amacıyla, yeterli araştırmanın ve dayanağın bulunmadığı ve abartılı manşetlerin kullanıldığı haberlerin, çarpıtılıp, dramatikleştirildiği gazeteciliği ifade etmek için kullanılır. Günümüzde ise, bu tarz içeriklerin örneklerini, sosyal medyada, internette, televizyonda ve gazetelerde görebilmek mümkün.