Türkiye'nin her ilinde vatandaşlar afet bölgesindeki depremzedelerin yaralarını sarmak için çalışmalarını sürdürüyor. Ancak özellikle sosyal medyada bazı kaynaklar yardım faaliyetleri dahil olmak üzere diğer birçok etkinliği dezenformasyona uğratarak kamuoyuyla paylaşıyor. Bu durum hem depremzedeleri hem afetle ilgili gelişmeleri yakından takip edenleri endişeye sürüklüyor. 

ARKA PLAN VE İDDİALAR

'Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği' Antalya Adliyesi'nde bir suç duyurusunda bulunduğunu açıkladı. Afetzede çocukların, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından İstanbul'daki bazı vakıflara ait yurt ve evlere yerleştirildiği iddia edildi. Bir haber kanalı iddiaya konu olan evlerin, İHH'ya ait olduğunu öne sürdü.

Sosyal medyada bazı kaynaklar "Depremde kimsesiz kalan 60 çocuğun Beykoz ve Tuzla'da tarikat kamplarına teslim edildiği' yönünde paylaşımlarda bulundu. 

BULGULAR

Anadolu Ajası Teyit Hattı, iddiaların arka planını araştırdı. 

Deprem bölgesinde ailesini kaybeden ve sahipsiz kalan çocukların evlat edinilmesi veya geçici olarak başka bir aile tarafından muhafaza altına alınması konusunda Aile ve Sosyal Hizmet Bakanı Derya Yanık dört gün önce detaylı bir açıklamada bulunmuştu. 

Yanık: "Öncelikli olarak deprem bölgesinden gerek sağlık kuruluşlarında, hastanelerde tedavi altına alınan gerekse bizim kuruluşlarımıza aldığımız çocuklarımızla alakalı ilk hassasiyetimiz, ilk sağlamaya çalıştığımız koşul, tabiatıyla sağlıklarının veya sağlık hizmetlerinin temin edilmesi. Daha sonrasında bakım ve gözetim hizmetlerini zaten biz kuruluşlarımızda sağlıyoruz ve devamında da eğer kimlikleri bilinmiyorsa kimlik tespiti yapılarak, aileleri yahut yakınları varsa aile yakınlarından bakım ve gözetimini üstlenebilecek olanlar varsa çocuklarımızı hemen ailelerine ulaştırıyor onları aileleriyle buluşturuyoruz. Değilse kurum bakımımızda onların bakım ve gözetimini sağlamaya devam ediyoruz. Birincisi ve hepsinden önceliklisi çocukların eğer kimlikleri belli değilse bir defa kimliklerinin tespit edilmesi. İki, eğer aile fertleri yaşıyorsa onlarla buluşturmak. Yani çocuklarımızı ailelerini aramadan, ailelerini bulmadan kimliklerini tespit etmeden herhangi bir işlem yapmamız zaten mümkün değil. İkincisi, bu dönem itibarıyla 3 ay, 5 ay, 1 ay akut dönemde alır, bakar, gözetimini üstlenir, daha sonra tekrar kurum bakımına yahut çeşitli alternatif bakım modellerine yöneltiriz gibi bir uygulamamız yok. Bazen vatandaşlarımız bu akut dönemde belki ihtiyaç olduğu varsayımından hareketle dönemsel bakım tekliflerinde bulunuyorlar. Kendilerine çok teşekkür ediyoruz. Ancak bizim şu anda Bakanlık olarak, kurum ve kuruluşlar olarak bütün çocuklarımızın bakımını, gözetimini sağlayacak imkanımız, altyapımız var. Dolayısıyla bir dönemsel bakım yükümlülüğünü vatandaşlarımıza devretmek gibi bir tercihimiz yok ve olamaz da. Bunu özellikle altını çizerek ifade etmek istiyorum." dedi. 

İddiaya konu olan İHH İnsani Yardım Vakfı, kurumlarına ait olduğu öne sürülen evlere kimsesiz kalan çocukların yerleştirildiğine yönelik paylaşımlarla ilgili açıklamada bulundu. İHH yetkilileri, "Hepimizi üzen depremlerde, kimsesiz kalan çocukların Antakya'dan İstanbul'a getirilerek İHH'nın evlerine yerleştirildiği şeklinde asılsız ve art niyetli iddialar bazı medya ve sosyal medya hesaplarında gündeme getirilmiştir. Vakfımızın çocuklar için herhangi bir evi olmadığı gibi, deprem bölgesinden çocuk getirip evlere yerleştirme çalışması da yoktur. Asılsız iddiaları içeren ilgili haberin yayınlanmasının ardından haberi yapan kurumla iletişime geçilmiş ve düzeltme yapmaları talep edilmiş fakat düzeltme yapılmamıştır" ifadeleri kamuoyuyla paylaşıldı. 

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, konuyla ilgili resmi Twitter hesabından bir bilgi notu paylaştı.  İddiaya konu olan adrese kolluk kuvvetleriyle gidildiği, adreste barındırılan kişilerin Suriye'de eşlerini kaybeden kadınlar ve çocukları olduğu ifade edildi. 

Anadolu Ajansı Teyit Hattı, iddiaya konu olan konutların sahibi olan Aynur Akdeniz ile temasa geçti.

Akdeniz, Suriye'deki iç savaşta kocalarını kaybeden veya Türkiye'deyken hastalık nedeniyle eşleri vefat eden bir grup Suriyeli kadın ve çocukları için Hatay'da koruyucu ev kiraladıklarını ifade etti. Ancak depremde bu konutlar da hasar alınca, bazı anne ve yanındaki çocukları İstanbul Beykoz'daki Çavuşbaşı Mahallesi'nde yer alan konutlara hayırseverler tarafından taşındı. Burada hiçbir çocuğun tek başına olmadığı, anneleriyle beraber yer aldığı belirtildi.