Günde 30 gram lif tüketimi bağırsaklardan başlayarak metabolizmayı düzenliyor

Prof. Dr. Fatma Hümeyra Yerlikaya Aydemir ve ekibinin yaptığı çalışmayla, günde 30 gram lif tüketiminin bağırsak mikrobiyatasını (mikroorganizmalar topluluğu) düzenleyerek, kolesterolü düşürdüğü ve zayıflamaya yardımcı olduğu ortaya konuldu.

Selçuk Üniversitesi (SÜ) Tıp Fakültesi Biyokimya Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aydemir, araştırma ekibiyle yaklaşık 8 yıldır bağırsak mikrobiyota metabolitleri üzerine yaptıkları çalışmayla katılımcılara herhangi bir diyet uygulamadan günlük 30 gram lif tüketimi tavsiye edilerek bir ay sonunda bağırsaktaki düzelmeyle kolesterolün düştüğünü ve kilo verildiğini belirledi.

Bilimsel bir dergide yayımlanan "Sağlıklı Kişilerde Yüksek Diyet Lifinin Bağırsak Sağlığı Üzerine Etkisi" araştırması Google Scholar'da Uluslararası Araştırma Hipotezi Mükemmellik Ödülü'ne aday gösterildi.

"Öncesi ve sonrası karşılaştırma yaptık"

Prof. Dr. Fatma Hümeyra Yerlikaya Aydemir, AA muhabirine, çalışmanın mikrobiyom üzerinde çalışma yapılan Amerikan Bağırsak Projesi'nden ilham alınarak başladığını söyledi.

📲 Artık haberler size gelsin
AA'nın WhatsApp kanallarına katılın, önemli gelişmeler cebinize düşsün.

🔹 Gündemdeki gelişmeler, özel haber, analiz, fotoğraf ve videolar için Anadolu Ajansı
🔹 Anlık gelişmeler için AA Canlı

Beş kişilik ekiple günlük 30 gram lif tüketiminin etkileri üzerine araştırma yaptıklarına değinen Aydemir, herhangi bir sağlık sorunu olmayan 18-65 yaş grubundan katılımcılara diyet uygulamadan 1 ay boyunca günde 30 gram lif tüketmelerini tavsiye ettiklerini dile getirdi.

Lifin tam tahıldan, bakliyattan, meyveden, sebzeden doğal olarak alınan besin bileşeni olduğunu anlatan Aydemir, şunları kaydetti:

"Mesela bir tabak kuru fasulyede 15 gram, bir meyvede 3 gram lif olabiliyor. Katılımcılara bunların tanıtımlarını yaptık. Serbest bıraktık, istediklerini tükettiler. Katılımcılarımızdan çalışmadan önce hem gaita hem kan örnekleri aldık. Lifli beslendiler ve sonrasında yine gaita ve kan örneklerini aldık. Sonrasında analiz yaptık. Öncesi ve sonrası karşılaştırma yaptık. 30 gram lif aldıktan sonra düzenli olarak insanların bağırsaklarında 'inflamasyon belirteci', 'bağırsak sağlamlığı ölçütü' diye kategorize ettiğimiz proteini seviyesi, kan lipit düzeyleri, kolesterol düzeyleri anlamlı düştü. Sadece bağırsak sağlığı göstergeleri, bağırsağındaki inflamasyon belirteçleri düzelmeyle kalmadı, katılımcılarımızın kolesterolü düştü. Bir aylık gibi bir kısa sürede diyet de yapmadan birer kilo verdiler."

Lif tüketim miktarında 30 gram vurgusu

Lif tüketiminin önce bağırsak sağlığını, sonra metabolizmayı etkilediğini vurgulayan Aydemir, günümüzde bir yetişkinin günde 10-15 gram lif tükettiğini, bağırsaktaki biyokimyayı düzenlemek için lif miktarının 30 gramın üzerine çıkması gerektiğine dikkati çekti.

Aydemir, günde 30 gram lif tüketmenin zor olmadığını belirterek, şöyle devam etti:

"Atalarımızın beslenme şekline baktığımız zaman lif tüketimleri 100 gramı buluyor. Besinleri tam olarak alsak lifi saymak, lifi eksik almak gibi hiçbir problemimiz olmaz. Ama günümüzde o kadar çok besin ögesini rafine etmişiz, doğal halinden farklı bir formata çevirmişiz ki lifsiz, rafine ürünleri yiyor olmuşuz. Bunun bedeli olarak da herkesin genel olarak bağırsak kimyası bozulmuş. Bağırsak kimyası bozulunca en başta bağışıklık sistemimiz arkasından birçok metabolik hastalık maalesef mücadele ettiğimiz konular arasına girmiş."

Kuru fasulye ve nohut ile mercimeğin en değerli lif kaynakları olduğuna işaret eden Aydemir, Amerikan Bağırsak Projesi bulgularından birinin de ne kadar çeşitli bitki tüketilirse bağırsak mikrobiyomunun da daha çeşitli olduğunu söyledi.