İç savaş sırasında zarar gören Halep'in Osmanlı mirası ayağa kaldırılmayı bekliyor

Suriye'de, 2011'de özgürlük talebiyle başlayan halk hareketlerinin şiddetle bastırılmasının ardından patlak veren iç savaş sırasında, devrik Esed rejimi Halep'teki Osmanlı mirasına zarar verirken bugün bu eserler yeniden ayağa kaldırılmayı bekliyor.

Binlerce yıllık tarihiyle medeniyetlerin beşiği olarak bilinen Halep, Suriye iç savaşında en ağır darbeleri alan şehirlerden biri oldu.

📲 Artık haberler size gelsin
AA'nın WhatsApp kanallarına katılın, önemli gelişmeler cebinize düşsün.

🔹 Gündemdeki gelişmeler, özel haber, analiz, fotoğraf ve videolar için Anadolu Ajansı
🔹 Anlık gelişmeler için AA Canlı

Osmanlı döneminde İpek Yolu'nun en önemli merkezlerinden biri olan kent hanları, hamamları, camileri ve çarşılarıyla adeta bir açık hava müzesiydi. Ancak yıllardır süren bombardımanlar ve yıkımlar, Halep'in tarihi dokusunu ciddi şekilde tahrip etti.

Halep çarşısına açılan Bab Antakya, Behram Paşa Camii (Behramiye Camii), Gümrük Hanı, Kadı Hanı, Kendir Han (El-Hibel), Sabun Hanı, Beşir Paşa Çarşısı Hamamı ve Camisi, Medine Çarşısı, Halep Kalesi, Şune Hanı ve Musa El Emiri Hanı, Osmanlı döneminde inşa edilen eserler arasında yer alırken savaş sırasında rejimin saldırılarıyla büyük ölçüde yıkıma uğradı.

"Halep her dönemde medeniyetlerin tanığı oldu"

Halepli kent sakini ve araştırmacı Gazvan Postacı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, dünyanın en eski yerleşimlerinden biri olan Halep'in, çağlar boyunca "Biroya, Halaba ve Khalabo" gibi farklı isimlerle anıldığını belirterek "Halep her dönemde medeniyetlerin tanığı oldu." dedi.

Postacı, Halep Kalesi'nin tarihine ilişkin, "Kalenin geçmişi MÖ 1300 yılına dayanıyor. O dönemde fırtına ve bereket tanrısı Hadad'a adanmış bir tapınak vardı. İnsanlar Halep'e hac ziyareti yapar, adaklar sunarlardı." diye konuştu.

O dönemde kervanların Antakya Kapısı'ndan girerek tapınağa yöneldiğini belirten Postacı, "Kral Zimri-Lim buraya gelip kurban sunardı. O zamandan bu yana ticari hareketlilik sürdü. Mekke'den hediyeler getirenler olduğu gibi Kutsal Halep'ten de hatıralar alınırdı." ifadelerini kullandı.

Tapınağın kalıntılarının bugün hala görülebildiğini aktaran Postacı, Osmanlı döneminde Halep'in İpek Yolu üzerinde küresel bir ticaret merkezi olduğunu hatırlatarak "Halkın cömertliği ve hoşgörüsü, Haleplileri başarılı tüccarlar haline getiriyordu." değerlendirmesini yaptı.

Halep'in, "kervansarayların ve hamamların anası" olarak anıldığını dile getiren Postacı, şöyle devam etti:

"Kervansaraylarda alt kat ticaret mallarına, üst kat tüccarlara ayrılırdı. İçinde banka, mutfak, banyo, cami gibi tüm ihtiyaçlar bulunurdu. Yoksullar için tekkeler ve zaviyeler yiyecek, içecek ve barınma imkanı sağlanırdı."

Her valinin Halep'te bir iz bırakmak istediğini belirten Postacı, "Behram Paşa, Behramiye Camii'nin yanı sıra hamam ve kahvehane yaptırdı. El-Rızaiye Medresesi ise hala Osmanlı Medresesi olarak anılıyor." ifadelerini kullandı.

"Mimar Sinan, Hüsreviye Medresesi'ni Vali Hüsrev Paşa adına yaptı"

El-Adiliyye ve El-Kizvani camileri, Han el-Meysar, Han el-Zaim ve Han el-Cedid gibi yapıların da Osmanlı döneminde inşa edildiğini belirten Postacı, "Mimar Sinan, Hüsreviye Medresesi'ni Vali Hüsrev Paşa adına yaptı. Halepli ustaları fark edip İstanbul'a götürdü." diye konuştu.

Savaşın birçok yapıyı yok ettiğini vurgulayan Postacı, "İbşir Paşa Külliyesi'nde bulunan cami, hamam ve pazar yıkıldı." dedi.

Postacı, "Camiler, tekkeler ve çarşılar hedef alındı. Halep Emevi, Abbasi, Memlük ve Osmanlı eserlerini barındıran bir açık hava müzesiydi. Ancak savaş hiçbir yapıyı esirgemedi, Ulu Cami ve çarşılar bombalandı." ifadelerini kullandı.

"Halep'i yeniden inşa edeceğiz"

Postacı, devrik Esed rejiminin savaş öncesinde bile yol açma bahanesiyle sarayları, mahalleleri ve pazarları yıktığını, yerine beton bloklar diktiğini hatırlatarak "Medine Çarşısı'nın yıkıldığını gördüğümde sevdiğim birini kaybetmiş gibi hissettim. Çarşı, çocukluğumuzun ve hayatımızın bir parçasıydı. Rejim ve savaş kimliğimizi yok etmeye çalıştı ama Halepliler iradelidir. Halep'i yeniden inşa edeceğiz." diye konuştu.

Halep, insanlık tarihinin en eski yerleşim yerlerinden biri olarak bugün hala küresel hafızanın en önemli parçalarından biri olmayı sürdürüyor.