Bakan Bayraktar: Nadir toprak elementlerini milli menfaatlerimize en uygun şekilde ekonomimize kazandıracağız

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Bayraktar, nadir toprak elementleri rezervine ilişkin "Hiç kimsenin endişesi olmasın, bu kaynağı milli menfaatlerimize en uygun, devlet eliyle işletecek ve en katma değerli şekilde ekonomimize kazandıracağız" dedi.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar,  TBMM Genel Kurulunda, Bakanlığının 2026 yılı bütçesine ilişkin yaptığı sunumda, "önce insan, sonra çevre, sonra katma değerli madencilik" anlayışıyla tabii kaynakları, çevreye duyarlı şekilde üretip, katma değerli ürünlere dönüştürerek, ekonomiye kazandırmak için çalıştıklarını söyledi.

Madencilik faaliyetlerinde, iş sağlığını, işletmeyi ve çevre güvenliğini artırmak için arama ve üretim süreçlerinin her aşamasında etkin denetimler gerçekleştirdiklerini vurgulayan Bayraktar, "Bu kapsamda, 2025 yılı içerisinde aylık ortalama 775 saha denetimi yaptık. Bu dönemde 1578 firmaya idari para cezası uyguladık. Ayrıca 2 bin 225 faaliyet durdurma tedbiri aldık." bilgisini paylaştı.

📲 Artık haberler size gelsin
AA'nın WhatsApp kanallarına katılın, önemli gelişmeler cebinize düşsün.

🔹 Gündemdeki gelişmeler, özel haber, analiz, fotoğraf ve videolar için Anadolu Ajansı
🔹 Anlık gelişmeler için AA Canlı

Bayraktar, madencilik yapılan sahaların doğaya yeniden kazandırılması konusundaki hassasiyetlerinin bir sonucu olarak bugüne kadar 18 bin futbol sahası büyüklüğündeki alanın rehabilite edildiğini ve yaklaşık 24 milyon ağaç dikildiğini bildirdi.

Elektrikli araçlar, yenilenebilir enerji sistemleri, gelişmiş uzay ve savunma teknolojileri gibi birçok alandaki ilerlemelerin nadir toprak elementlerine olan ihtiyacı artırdığının altını çizen Bayraktar, şöyle konuştu:

"Bizler, nadir toprak elementlerindeki bu yükseliş trendini yıllar öncesinden tespit ederek, potansiyelimizin olduğu bölgelerdeki çalışmalarımıza büyük bir hız verdik. Bu kapsamda Eskişehir Beylikova'da 125 bin metreden fazla sondaj yaparak 694 milyon tonluk, dünyada tek sahada en büyük ikinci rezervi keşfettik. Akabinde, pilot tesisimizi 2023 yılı nisan ayında devreye aldık. 570 bin ton kapasiteli endüstriyel tesisin temelini de önümüzdeki yıl atmayı hedefliyoruz. Hiç kimsenin endişesi olmasın, bu kaynağı milli menfaatlerimize en uygun şekilde devlet eliyle işletecek ve en katma değerli şekilde ekonomimize kazandıracağız."

"Doğal gaz tüketimimizin neredeyse yarısını LNG tedarikiyle karşılayabilir durumdayız"

Türkiye'nin yıllık yaklaşık 60 milyar metreküp doğal gaz tüketimiyle Avrupa'daki dördüncü büyük ülke olduğuna dikkati çeken Bayraktar, bu yüksek tüketimi mümkün olduğunca kendi kaynaklarından karşılamak için yurt içinde ve yurt dışında arama ve üretim faaliyetlerini artırdıklarını söyledi.

Bayraktar, "Yurt içi ve yurt dışındaki kara ve deniz sahalarımızda günlük doğal gaz üretimimizi 22 milyon metreküpün üzerine çıkarak üretim rekoru kırdık. Bu üretim seviyesiyle konut tüketiminin yüzde 42'sini, sanayi tüketiminin yüzde 63’ünü, toplam doğal gaz talebinin ise yüzde 15'ini karşılar hale geldik." dedi.

Enerji altyapısını geliştirmek adına birçok önemli yatırımı hayata geçirdiklerini anlatan Bayraktar, özellikle sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) alanında yaptıkları yatırımlar sayesinde günlük gazlaştırma kapasitesini 5 katına çıkararak 161 milyon metreküpe ulaştırdıklarını dile getirdi.

Bayraktar, "Bugün doğal gaz tüketimimizin neredeyse yarısını sıvılaştırılmış gazla karşılayabilir durumdayız. Önümüzdeki dönemde bu kapasiteyi günlük 200 milyon metreküpe yükselteceğiz." diye konuştu.

Bayraktar, altı sondaj gemisi, iki sismik araştırma gemisi ve destek unsurlarıyla birlikte Türkiye'yi dünyanın en büyük dördüncü arama ve üretim filosuna sahip ülkesi konumuna getirdiklerini belirtti.

Milli filoyla sürdürdükleri çalışmalar kapsamında 2025 yılı içinde güncel ekonomik değeri yaklaşık 37 milyar dolar olan 92 milyar metreküpün üzerinde yeni doğal gaz rezervi keşfettiklerini ifade eden Bayraktar, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Sakarya Gaz Sahası'nda üretimimizi artırmaya yönelik çalışmalarımıza devam ediyoruz. Bir yıl önce günlük 7 milyon metreküp olan üretimimiz 9,5 milyon metreküpe çıktı. Sadece son bir yılda sağladığımız bu üretim artışıyla ilave bir milyondan fazla evin ihtiyacını yerli doğal gazımızla karşılar hale geldik. Filomuza geçen yıl kattığımız yeni yüzer üretim platformumuz 'Osman Gazi' ile günlük üretim kapasitemizi 2026 yılında 20 milyon metreküpe çıkaracağız. 2028'de devreye alacağımız ikinci yüzer üretim platformuyla bu kapasiteyi daha da artırarak günde 40 milyon metreküpün üzerine çıkaracağız. Merak etmeyin bu gemilerin sadece adlarını değiştirmedik. Bu gemilerimizde çalışan kendi çocuklarımız. Bugün yerlilik yüzde 30'dan yüzde 70'lerin üzerine çıktı. Bizim gemilerimizde 1100 çalışanımız var. Bunların içerisinde Fatih'ler, Yavuz'lar, Abdulhamid'ler, Süleyman'lar, Alparslan'lar var."

Bayraktar, "Tüm bu çalışmalarımızın yanı sıra toplam depolama kapasitemizi de 6,3 milyar metreküpe çıkardık ve iki yeraltı doğal gaz depomuz şu anda yüzde 100 dolu olarak kış mevsimine hazırız." dedi.

"Sırada Diyarbakır var"

Şırnak Gabar'da tarihin en büyük petrol rezervini keşfettiklerini anımsatan Bayraktar, Gabar'da bugün günlük 81 bin varil üretimin üzerine çıktıklarını aktardı.

Gabar sahasındaki bu başarının yalnızca üretim rakamlarıyla sınırlı olmadığını, sahadaki faaliyetler kapsamında 3 bin 500'ün üzerinde ve çoğunluğu Şırnaklı olan gençlere iş imkanı oluşturduklarını belirten Bayraktar, "Bölgenin istihdamına büyük bir katkı yaptık. Terörsüz Gabar'da hayata geçirdiğimiz proje ile Terörsüz Türkiye'nin ne kadar eşsiz fırsatları beraberinde getirdiğinin bir örneğini aziz milletimize gösterdiğimize inanıyorum." değerlendirmesinde bulundu.

Diyarbakır'da yürütülen çalışmaları aktaran Bayraktar, "Diyarbakır'da yürüttüğümüz çalışmalarda yatay sondaj yöntemiyle üretilebilecek önemli miktarda kaya petrolü rezervi olduğuna inanıyoruz. Gabar sahasıyla birlikte Şırnak'ı petrolün en fazla üretildiği il haline getirdik, bu yeni üretim yöntemi ile sırada inşallah Diyarbakır var." açıklamasında bulundu.

Alparslan Bayraktar, elektrik tüketiminin yüzde 60'ını yerli ve yenilenebilir kaynaklardan karşıladıklarını, son bir yılda yaklaşık 5 Keban Barajı'na denk ve tamamına yakını yenilenebilir enerji kaynaklarından oluşan 7 bin 500 megavatın üzerinde kapasiteyi devreye alarak, elektrik üretimindeki kurulu gücü 121 bin 412 megavatın üstüne çıkardıklarını söyledi.

Bayraktar, "Sadece son bir yıl içinde devreye aldığımız yenilenebilir enerji santralleri, işletme ömürleri boyunca toplam 81 milyar metreküp doğal gaz ithalatını önleyecek ve 118 milyon ton karbon emisyonunu da engelleyecektir." ifadelerini kullandı.

"Sinop ve Trakya nükleer güç santrallerine yönelik çalışmalarımıza devam ediyoruz"

Bayraktar, "2053 Karbon Net Sıfır" hedefi çerçevesinde nükleer enerjiyi Türkiye için olmazsa olmaz bir kaynak olarak gördüklerini vurguladı.

Akkuyu Nükleer Güç Santrali projesine ilişkin bilgi veren Bayraktar, "Reaktörlerin hepsi tamamlanıp devreye alındığında, ülkemizin elektrik ihtiyacının yaklaşık yüzde 10'unu tek başına karşılayacaktır. Bu sayede yıllık 7 milyar metreküp doğal gaz ithalatının yanında 35 milyon ton karbon salımı önlenecektir. Ayrıca nükleer kapasitemizi artırmak amacıyla Sinop ve Trakya nükleer güç santrallerine yönelik çalışmalarımıza devam ediyoruz." sözlerini sarf etti.

Enerjiyi çatışmanın sebebi olarak değil, barış ve istikrarın güvencesi olarak gördüklerini ve uluslararası işbirliklerini bu tarzda inşa ettiklerini anlatan Bayraktar, enerji diplomasisinde son dönemde kaydettikleri ilerlemelerin, yalnızca ulusal çıkarları güvence altına almakla kalmadığını, aynı zamanda Türkiye'nin bölgesel istikrarın anahtarı ve küresel bir aktör olarak öne çıkmasını sağladığını vurguladı.

Bayraktar, Türkiye ve Somali arasındaki enerji işbirliğine yeni bir halka ekleyerek 2026'da ilk sondajı gerçekleştirmeyi hedeflediklerini, 2 kara ve 3 deniz sahasında petrol ve doğal gaz aranmasına yönelik anlaşma imzaladıkları Pakistan'da da arama faaliyetlerini en kısa sürede başlatacaklarını bildirdi.

Küresel enerji krizinin, güçlü enerji altyapısı ve tedarik portföyünü oluşturamayan ülkelerin enerji arz güvenliğinin tehlikeye girdiğini gösterdiğini belirten Bayraktar, şunları kaydetti:

"Aldığımız tedbirlerle Türkiye için buna izin vermedik, inşallah vermeyeceğiz. Biz 'yapılamaz, mümkün değil' denilen projelerin hepsini tek tek hayata geçirdik, daha iyilerini de yapmaya devam ediyoruz. Bizim derdimiz ülkemizin aydınlık yarınlarıdır. Hedefimizde, enerjide dışa bağımlılığını bitirmiş, yenilenebilir enerji devrimine imza atmış, sürdürülebilir madencilikte değer zincirini oluşturmuş güçlü bir Türkiye vardır."

"Elektriğe yüzde 55, doğal gaza yüzde 45 oranında destek sağlıyoruz"

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Bayraktar, pandemi döneminde başlattıkları enerji tüketim desteğini sürdürdüklerini belirterek, "2025'in ilk 11 ayında tüm vatandaşlarımızın elektrik ve doğal gaz faturalarının 578 milyar lirası devletimiz tarafından karşılandı. Yıl sonuna kadar bu tutarın 646 milyar lirayı aşacağını öngörüyoruz. Halihazırda konutlarda kullanılan elektriğe ortalama yüzde 55, doğal gaza ise yüzde 45 oranında destek sağlıyoruz." bilgisini paylaştı.

Buldukları tüm kaynakları, Gabar'daki petrolü, Karadeniz'deki gazı, Türkiye'nin dört bir yanındaki madenlerden aldıkları devlet paylarını vatandaşlara sağladıkları enerji destekleri için kullandıklarını anlatan Bayraktar, "Bunların yanı sıra bugüne kadar yaklaşık 16 milyar lirayı, Aile ve Gençlik Fonu'na aktardık. Gençlerimize sağladığımız bu imkan sayesinde bugüne kadar yaklaşık 65 bin genç çiftimiz bu fondan istifade etti." dedi.​​​​​​​

"Muhalefet ne yapıyorsak karşı çıkıp yok saymaya çalışıyor"

 Sağlık Bakanlığı ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının 2026 yılı bütçeleri, TBMM Genel Kurulunda kabul edildi.

Milletvekillerinin soru ve eleştirilerini yanıtlayan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, enerjide bağımsız Türkiye'nin yolunun yenilenebilir enerjiden geçtiğini söyledi.

Alparslan Bayraktar, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Enerjide bağımsızlığın yolu yetmiş yıllık rüyamız olan Mersin Akkuyu'da, Sinop'ta, Trakya'da nükleer santralleri yapmaktan geçiyor. Elazığ'da, Erzincan'da, Hakkari'de madenlerimizi katma değerli bir şekilde üretmekten geçiyor. Bunun yolu Manisa'da, Soma'da, Muğla'da, Zonguldak'ta kömürümüzü üretmekten geçiyor. Enerjide bağımsız Türkiye'nin yolu Şırnak'ta, Gabar'da, Batman'da, Adıyaman'da, Siirt'te petrolümüzü çıkarmakla, Karadeniz'in derinliklerinde doğal gazı arayıp bulmak ve üretmekle mümkün. Hal böyleyken muhalefet her yaptığımız işi ya yok saymaya ya da itibarsızlaştırmaya çalışıyor. Muhalefet önce ne yapıyorsak onu reddederek, karşı çıkıp yok saymaya çalışıyor. Yeni projelerimizin milletimize, memleketimize faydası var mı, bakmıyor. Onlara sorarsanız Gabar'da petrol bir seçim öncesi hamlesiydi, petrol yoktu. Karadeniz'de gaz arayamazdık, arasak da bulamazdık. Onlara göre Mavi Vatan bir masaldan ibaret."

Türkiye'de her bir saatte yaklaşık 10 dönüm güneş tarlası kurduklarını dile getiren Bayraktar, Meclis'te bugünkü bütçe görüşmelerinin yapıldığı 10 saat içerisinde 5 bin hanenin elektrik ihtiyacını karşılayacak güneş santrali kurulduğunu ancak milletin meselesinin muhalefetin ilgisini çekmediğini söyledi.

Bayraktar, şu ifadelere yer verdi:

"Maalesef milletimizin meselesi muhalefetin ilgisini çekmiyor. 'Akbelen'de kömür çıkarılmasın, yerin altında kalsın' derler, binlerce madencimizin işsiz kalması onları ilgilendirmez. Bu muhalefet şablonunda projeleri durdurmak için her türlü yöntemi görürsünüz. Yerli, yabancı her araçla, her aparatla projeleri durdurmak, akamete uğratmak için mesai harcarlar. Avrupa'dan medet umarlar, yabancı mahkemelerin ülkemiz aleyhine karar vermesi için fırsat kollarlar. Projelerimizi ısrarla, inançla hayata geçirirken, projelerimiz millete mal olmaya başlayınca alaya alarak yalan ve iftiralarla vatandaşlarımızın kafasında soru işareti oluşturmaya çalışırlar. Kurumlarımızı itibarsızlaştırmak için uğraşırlar."

Bayraktar, Eskişehir Beylikova'da 2019 yılında keşfettikleri nadir toprak elementleri için muhalefetin, "burada maden yok" demediğini ve ilk kez bir keşfi reddetmediğini dile getirdi.

Ana muhalefetin, Eskişehir Beylikova'daki nadir toprak elementleri konusunda yeni bir uygulamaya geçtiğini aktaran Bayraktar, "Bu yöntemin adı siyasi kaynakçılık. Hani sırayı görüp araya girmeye çalışanlar olur ya, bu sefer ana muhalefet sıranın en önüne geçmeye çalışıyor. 'Nadir toprak elementleri kimseye sattırmayız, vermeyiz' deyip bu konuda mitingler düzenliyor, kanun teklifi sunup güya ön alıyorlar." eleştirisinde bulundu.

Bayraktar, son 5 yılda birçok krize rağmen vatandaşlara enerjiyi kesintisiz, kaliteli ve en uygun şekilde sunmaya gayret ettiklerini vurgulayarak, son iki yılda 1 trilyonu bulan elektrik ve doğal gaz desteği verdiklerini, bu desteği sürdüreceklerini belirtti.

Bayraktar, "Son kaynak tedariği ile alakalı eleştiriler oldu. Biz, düzenlemeyi yaparak, 'ihtiyaç sahibi olmayan üst gelir grubundaki tüketicileri destekten çıkaralım. Destekler gerçekten ihtiyaç sahibi olan vatandaşlarımıza, emeklilerimize, dar gelirli vatandaşlarımıza gitsin. Devlet, yüksek tüketimi olan, yalıda, villada oturanın doğal gaz, elektrik bedelinin yarısını artık ödemesin' diyoruz. Bundan rahatsızlık duymayınız." ifadelerini kullandı.

Genel Kurulda konuşmaların ardından Sağlık Bakanlığı ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının yanı sıra Türkiye Hudut ve Sahiller Sağlık Genel Müdürlüğü, Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu, Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı, Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü, Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü, Türkiye Enerji, Nükleer ve Maden Araştırma Kurumu, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu ile Nükleer Düzenleme Kurumunun bütçeleri kabul edildi.

Meclis Başkanvekili Celal Adan, birleşimi, yarın saat 11.00'de toplanmak üzere kapattı.