Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları Sözcüsü Ebu Ubeyde de 10 Şubat'ta yaptığı açıklamada, 15 Şubat’ta gerçekleştirilmesi beklenen esir takasının İsrail'in ateşkes anlaşmasındaki taahhütlerini yerine getirmediği gerekçesiyle askıya alındığını bildirmişti.
İsrailli yetkililer ve İsrail yanlısı politikacı, gazeteci ve sosyal medya hesapları ise ateşkes anlaşmasının Hamas tarafından delindiğini öne süren iddialar ortaya attı.
Hamas'ın yaptığı açıklamada askıya alma kararının esir takasından 5 gün önce duyurulduğu, böylece arabulucu ülkelere İsrail'e ateşkes maddelerine bağlı kalmasını sağlayacak baskıyı kurma fırsatı verildiği belirtilmişti.
ARKA PLAN VE İDDİALAR
Israel War Room (İsrail Savaş Odası) adlı X (eski adıyla Twitter) hesabından yapılan bir paylaşımda, İsrail ile Hamas arasındaki ateşkes anlaşmasının rafa kalkmasındaki ana sebebin "Hamas'ın şartları ihlal etmesi olduğu" öne sürüldü.
Paylaşımların devamında Hamas'ın Gazze'ye girişine izin verilmeyen yardım kamyonları ile ilgili kamuoyunu yanılttığı, İsrail ordusunun ateşkes anlaşmasının ardından askeri operasyonlarını sonlandırmasına rağmen Gazzelilerin İsrail ordusuna (IDF) ateş açtığı ileri sürüldü.
İddiaların sonunda ise Hamas'ın 2023'ten bu yana anlaşmaları defalarca ihlal ettiği ve uluslararası hukuka karşı gelerek 76 rehineyi serbest bırakmayı reddettiği ifade edildi.
BULGULAR
Anadolu Ajansı Teyit Hattı, ABD merkezli 'Israil War Room' isimli hesabın ortaya attığı iddiaları açık kaynaklarda araştırdı. Yapılan incelemede, gündeme getirilen ifadelerin yanıltıcı ve eksik olduğu belirlendi.
YARDIM KAMYONLARINA İZİN VERİLMEDİ
İngiltere merkezli haber ajansı Reuters'ın 11 Şubat 2025 tarihli haberinde, Gazze'ye yardım götüren kamyon şoförlerinin sınırda bekletildiğine dair bilgilerin yer aldığı tespit edildi.
Haberde, BM İnsani Yardım Ofisi (OCHA) Sözcüsü Jens Laerke'nin, Cenevre'de düzenlediği basın toplantısında, ateşkesin 19 Ocak'ta yürürlüğe girmesinden bu yana "ateşkes süresince gıda, tıbbi ve barınma malzemeleri ve diğer yardımlarla insani operasyonlarımızı önemli ölçüde artırabildik" ifadelerinin ardından İsrail'in bazı yardım malzemelerinin girişine engel olduğunu açıkladığı görüldü.
Ruters'a konuşan Mısır-Gazze sınırındaki görgü tanıklarının "Maalesef çadır veya başka herhangi bir yardım malzemesinin içeri girmesine izin verilmedi." açıklamalarında bulunduğu belirlendi.
Aynı durum, ateşkesi Gazze'yi Mısır'a bağlayan Refah sınır kapısından takip eden Cairo News muhabiri Ramadan Al-Mutaani tarafından da haberleştirildi. Al-Mutaani haberinde, barınma ve sağlık ihtiyaçlarını içeren yadım sevkiyatının İsrail tarafından engellendiğin, kamyonların geri çevirildiğini aktardı.
Anadolu Ajansı'na konuşan Gazzeli sözcü, anlaşma çerçevesinde Gazze'ye günde 600 yardım kamyonun girmesine müsade edileceğinin açıklandığı ancak günlük kamyon sayısının 'en iyi ihtimalle 100-150 civarında olduğunu' belirtti.
TIBBİ BAKIMA MUHTAÇ GAZZELİLERİN ÇIKIŞINA MÜSADE EDİLMEDİ
Al Jazeera'nin haberine göreyse, İsrail, ateşkesin ilk aşamasında taahüt edilen 200 bin çadır ve prefabrik evlerin çok az bir kısmının Gazze şeridine girişine müsade etti. Ateşkes kapsamında, sağlık hizmeti alamayan 1000 Gazzelinin tedavisine müsade edilecekti. Ancak Gazze Sağlık Bakanlığı'nın ifadelerine göre, tıbbi bakım için Gazzeyi terk etmesine müsade edilenlerin sayısı da taahhüt edilen sayının çok altında kaldı.
Ayrıca Gazzelilerin evlerine dönüşüne müsade etme konusunda da İsrail ordusunun anlaşma hükümlerini yerine getirmediği bildirildi.
İSRAİL KATLİAMA DEVAM ETTİ
Israel War Room tarafından dolaşıma sokulan metinde, İsrail'in ateşkes anlaşmasının ardından Gazze'deki askeri faaliyetlerini durdurduğu da ifade edildi. Ancak açık kaynaklarda elde edilen bulgulara göre İsrail ordusu ateşkes anlaşmasına rağmen Gazze'deki yıkım ve katliamına devam ediyor.
Gazze'deki Sağlık Bakanlığı Genel Müdürü Munir el-Burş, 11 Şubat'ta yaptığı yazılı açıklamada, İsrail'in 19 Ocak'ta varılan ateşkes anlaşmasından bu yana Gazze Şeridi'nde doğrudan düzenlediği saldırılarda 92 Filistinlinin hayatını kaybettiğini, 822'sinin ise yaralandığını duyurmuştu.
AA’yan konuşan isminin açıklanmasını istemeyen Filistinli bir yetkili, İsrail’in ateşkesin yürürlüğe girdiği 23 gün içinde insani protokolü 269 kez ihlal ettiğini belirtmişti.
Avrupa Akdeniz İnsan Hakları Gözlemevi'nin (Euro-Mediterranean Human Rights Monitor) 7 Şubat 2025 tarihli raporunda da İsrail'in ateşkese rağmen Gazze'ye yönelik saldırılarının devam ettiği ifade edildi.
Raporun detaylarında İsrail'in ateşkesin ardından toplu saldırılarını durdurmuş olsa da, hukuki dayanak olmaksızın Filistinlileri öldürmeye devam ettiği açıklandı.
Ayrıca, Hamas'ın 76 rehineyi serbest bırakmayarak uluslararası hukuku ihlal ettiği ifade edilen paylaşımda, ateşkesin zora girmesindeki ana faktörün Hamas olduğu ileri sürüldü.
İsrail 7 Ekim'den bu yana abluka altına aldığı Gazze'de defalarca uluslararası hukuk ihlallerini yok saydı. Uluslarası Ceza Mahkemesi'nde Filistinlilerin mağdurların avukatlarından Dr. Triestino Mariniello AA'ya yapmış olduğu açıklamalarda, "İsrail'in uluslararı hukuk ihlallerinin listesi çok uzun." ifadelerini kullanmıştı.
Birleşmiş Millet İnsan Hakları Ofisi Temmuz 2024 tarihli açıklamasında, İsrail'in mahkumlara işkence yapmış olabileceğini belirtmişti. İsrail tarafından serbest bırakılan rehinelerin açıklamaları baz alınarak hazırlanan raporda, İsrail'in kadın ve çocuklar dahil olmak üzere rehinelerin kafeslerde uzun süre çıplak bir şekilde beklettiği ortaya çıkmıştı.
Temmuz 2024'te İsraili 9 asker Filistinli rehinelere işkence ettiği gerekçesi ile gözaltına alınmıştı.