Dolar
32.37
Euro
34.96
Altın
2,233.04
ETH/USDT
3,565.70
BTC/USDT
70,435.00
BIST 100
9,079.97
Politika, arşiv

Kirli eller asla hedefine ulaşamayacak

Başbakan Erdoğan, "Hiç kimse demokrasiyi, milli iradeyi teslim alma hevesine kapılmasın. O kirli eller asla hedefine ulaşamayacak" dedi.

22.02.2014 - Güncelleme : 22.02.2014
Kirli eller asla hedefine ulaşamayacak

SİVAS

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Sivas Kent Meydanı'nda düzenlediği mitinginde yaptığı konuşmada, dün tedavi gördüğü Malatya’da hayatını kaybeden Sivas Valisi Zübeyir Kemelek’e Allah’tan rahmet, ailesine ve tüm Sivaslılara başsağlığı dileyerek başladı.

AK Parti’nin 30 Mart yerel seçimlerine ilişkin ilk mitingini Sivas’ta yaptıklarına işaret eden Erdoğan, şöyle devam etti:

“Bu kez Sivas’tan başlayan yolculuğumuzda yolumuzun, bahtımızın her daim açık olmasını temenni ediyorum. Neden Sivas? Sivas, istikbalimizin, Sivas istiklalimizin en önemli başlangıç noktası.

Sivas’tan başlıyor olmamızın bir başka, önemli sebebi var. 1919 yılının Eylül ayında Sivas’ta Gazi Mustafa Kemal, Sivas Kongresi'ni topladı, o kongre Kurtuluş Savaşımızın yolunu açtığı kadar, Cumhuriyetimizin de adeta istikbalini, geleceğin şekillendirdi.”

"Kimse bu ülkede yeni bir devlet, böyle bir anlayış içerisine girmesin"

AK Parti Genel Başkanı Erdoğan, Sivas Kongresi'nde “milli sınırlar içinde vatan bölünmez bir bütündür, parçalanamaz. Her türlü yabancı işgal ve müdahalesine karşı millet kendisini topyekun savunacak ve direnecektir. Manda ve himaye kabul edilemez” dendiğini hatırlatarak, "1919'da Sivas'ta Kurtuluş Savaşımızın ve Cumhuriyetimizin temeli atıldı, manifestosu yazıldı, ufukları çizildi. Bugün 30 Mart seçimlerinin startını Sivas'ta verirken 95 yıl sonra bizler de o ilkeleri, o kararları, o idealleri buradan tekrar ediyoruz"  dedi.  

Erdoğan, şöyle devam etti:

“Sivas’tan yola çıkarken diyoruz ki milli sınırlar içerisinde 780 bin kilometrekare vatan topraklarında biz bir şey diyoruz; ‘tek millet’ diyoruz, 77 milyon tek millet. Tek bayrak diyoruz. Bizim bayrağımız rengiyle şehidimizin kanı, hilaliyle bağımsızlığımız ifadesi, yıldızıyla şehidimizin sembolü. Başka bir bayrağı bu ülkede dalgalandırmayız ve milli sınırlar içerisinde ‘tek vatan’ diyoruz, 780 bin kilometrekare tek vatan. Şair ne diyor? ‘Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır/Toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır’ ve ne diyoruz; ‘tek devlet Türkiye Cumhuriyeti devleti.’ Kimse bu ülkede yeni bir devlet, böyle bir anlayış içerisine girmesin, bu anlayışın içerisine girenler karşılarında bizi bulurlar, bu milleti bulurlar.

95 yıl önce Sivas’ta söylediğimizi 95 yıl sonra bugün Sivas’ta bir kez daha tekrar ediyoruz. İçeriden ya da dışarıdan Türkiye üzerinde operasyon yapmak isteyenlere göğsümüzü siper eder, onlara hiç tereddüt etmeden gereken cevabı veririz. Ne düşmana, ne içerideki haine asla eyvallah etmez, bu ülkenin istiklalinden, bu ülkenin hürriyetinden asla ve asla taviz vermeyiz. Hiç kimse her ne vasıtayla olursa olsun Türkiye Cumhuriyetini teslim alma, demokrasiyi milli iradeyi teslim alma hevesine kapılmasın, bu millet iradesine uzanan o çirkin, o kirli eller asla bu ülkede hedefine ulaşamayacaktır. Bu aziz millet Türkiye’nin çıkarlarına, kazanımlarına, yeni ve büyük Türkiye hedefine uzanan her tuzağı bozacaktır. Milli iradeyi teslim alma hevesleri inşallah 30 Mart ve sonrasında kursaklarda kalacaktır. Onun için 30 Mart seçimleri yeniden bir istiklal mücadelesidir.”

"30 Mart’ta son manşeti siz atacaksınız" 

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Erdoğan, 30 Mart seçimlerinde son sözü bir kez daha milletin söyleyeceğini, milletin iradesine sahip çıkacağını ifade ederek, “30 Mart’ta büyük Türkiye hedefine, birliğimize, kardeşliğimize bir kez daha sizler güç vereceksiniz. Siz buradasınız ve buradan ‘evet’ diyeceksiniz, ‘mühür bizde, yetki bizde, kararı biz vereceğiz’ diyeceksiniz. 30 Mart’ta son manşeti siz atacaksınız. Sevgili yiğidolar bu milli irade hırsızlarına, manşetle hükümet devirme heveslilerine, bu paralel yapıya, uluslararası odakların maşası haline gelen bu hain yapıya sizler ‘dur’ diyeceksiniz” diye konuştu.

“Yiğidoların şehri Sivas’tan soruyorum, öyle bir cevap verin diğer 80 vilayet sesinizi duysun, öyle bir cevap verin ki milli irade hırsızları titresin, öyle bir cevap verin ki tüm dünya demokrasi dersini Sivas’tan alsın. Milli iradeye sahip çıkıyor muyuz Sivas? Demokrasiye sahip çıkıyor muyuz Sivas? İstiklalimize, hürriyetimize sahip çıkıyor muyuz Sivas? Milletin partisi AK Parti’ye mührü vuruyor muyuz Sivas? Yanımızda mısın Sivas, bizimle misin Sivas? Kardeşliğe, birliğe, yeni Türkiye’ye ‘evet’ mi Sivas?” diye soran Erdoğan, vatandaşların hep bir ağızdan “evet” yanıtı üzerine de “Bu iş bitmiştir, Allah hepinizden razı olsun” dedi.

"Fatih karadan gemileri yürüttü, biz denizin altından Marmaray'ı yürütüyoruz"

Marmaray'a da değinen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Sivaslı kardeşlerim, iyi ki Marmaray'ı denizin altından yaptık, bunlar ona da karşı çıkarlardı, onlar görmeden, bilmeden biz Marmaray'ı bitirdik. Bak şimdi ne oldu. Geçen gün, İstanbul 2 gün ardı ardına sis, acayip sis. Vapurlar çalışmıyor, köprüde sıkıntı... Ne oldu? Marmaray, devreye girdi. Bu defa Marmaray ile 300 bin kişi günde taşındı. Mesele bu.

Şimdi 2. denizin altından tüp geçit yapıyoruz. 2 katlı tüp geçit. O tüp geçitten de otomobiller geçecek. Önümüzdeki yıl onu da açıyoruz. Bizim icraatlarımızın ulaştığı yere bunların hayalleri bile ulaşamaz. Çünkü bizim dedemiz Fatih. Öyle diyor. Bizim icraatımızın ulaştığı yere onların hayali ulaşamaz. Dedemiz Fatih, karadan gemileri yürüttü, biz de denizin altından Marmaray'ı yürütüyoruz."

"Bu nasıl edep?"

Erdooğan, Japonya'ya yaptığı ziyaret sırasında MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin kendisine yönelik sözlerine değindi.  

Bahçeli'nin "Bu Başbakan hiç yerde gezmesini bilmez mi, hep havada dolaşıyor" dediğini belirten Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ondan sonra orada edep dışı bir ifade kullanıyor, yok beni kulağımdan tutacakmış, alıp getirecekmiş. Bu ne biçim edeptir? Sen nasıl bir Genel Başkansın? Ey benim MHP'ye gönül vermiş kardeşlerim, bu zat size layık değil, siz de ona layık değilsiniz, çünkü bunların devlet, millet, bayrak böyle bir dertleri yok." 

''Bizim gündemizde Türkiye var''

Türkiye'de imal edilen ilk milli yer gözlem uydusu Göktürk- 2'yi de uzaya gönderdiklerini anlatan Erdoğan, şöyle devam etti:

''Bizim gündemimizde inşa ettiğimiz milli savaş gemilerimiz var, uydular var, uçaklar var. Bizim gündemimizde eğitim var, Fatih projesi var,  etkileşimli tahtalar var, tablet bilgisayarlar var. Bakın şurada 1-1,5 ay içerisinde 675 bin şimdi dağıtacağımız tablet bilgisayarlar var. Bizim gündemimizde küresel ölçekli projeler, Marmaray, 3. Köprü, 3. havalimanı, Kanal İstanbul, hızlı tren hatları var. Peki soruyorum CHP'nin gündeminde ne var, MHP'nin gündeminde ne var? Diğerlerinin gündeminde hangi  plan, hangi proje var, hangi hedef var? Onların gündemlerinde sadece yıkım var, engelleme var, yavaşlatma var. Onların gündeminde sadece dedikodu var, iftira var, itham var. Onlar paralel örgütün önlerine attığı kırıntılarla idare ediyorlar, telefon dinlemeleriyle idare ediyorlar.

Bir ülkede bir başbakanın  eşiyle konuşması, çocuğuyla konuşması dinlenir mi? Bu nasıl bir insanlık? Bunun ne hukukta yeri var, ne insanlıkta yeri var, ne vicdanda yeri var. Onlar İstanbul'da plazalardan atılan manşetlerle birlikte yürüyorlar, Onlar paralel örgüte, manşetlere, malum işveren örgütüne vagon oluyor. Büyük Türkiye hedefini engellemenin mücadelesine girişiyorlar ama bizim gündemimizde Türkiye var, bizim gündemimizde millet var, siz varsınız''

Erdoğan, "Sivas'tan soruyorum, 1 yıldır kahramanlar diyarı, şehitler diyarı Sivas'a ayyıldızlı tabutlarda yeni şehitler geliyor mu? Sivas'ta ocaklara terör nedeniyle ateş düşüyor mu? Sivas'ta anneler babalar ağlıyor mu? İşte bundan çok ciddi rahatsızlar. Çünkü bunlar kandan beslenen vampirler" dedi.

"İnternete karşı değiliz"

Göreve geldiklerinde Türkiye'de internet kullanıcısının 20 bin olduğunu, şu anda bu sayının 34 milyona çıktığını bildiren Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Bize kalkıyorlar internet karşıtı diyorlar. Biz internete karşı değiliz, internetteki ahlaki olmayan yayınlara karşıyız. Bizim yaptığımız bu. Biz bununla aslında CHP'yi, MHP'li kurtarıyoruz. Biz sansür getirmedik, çocuklarımızın, gençlerimizin zehirlenmesine, özellikle de siyasetin üzerinden dizayn edilmesine tedbir getirdik. Aslında biz bu yasayla işte bunları koruma altına alalım istedik. Çünkü onlara şantaj yapılıyor, onları tehdit ediyorlar. Hele hele bu paralel yapı. Bu paralel yapının yapmadığı yok ki. Bunlar iş adamlarına da şantaj yaparlar, akademisyenlere, emniyetteki güvenlik güçlerimize şantaj yaparlar. Aklınıza ne gelirse bunlar siyasetçilere şantaj yaparlar. Hepsine şantaj yaptılar, yapıyorlar. Şimdi ellerinden gelse bana da yapacaklar. Onun için böceği yerleştirdiler ama bir şey bulamadılar. Niye? Abdestinden şüphesi olmayanın namazından şüphesi olmaz. Diyorum ki ey paralel yapı ve yapının başındakiler beddualar ediyorsunuz. Varın siz beddua edin biz bedduya lanet ediyoruz dualara evet diyoruz."

"Bütün engelleri aşa aşa yürüyoruz"

Erdoğan, "Benim başı açık, başı örtülü kızlarımın farkı yok ki. Hepsi biririnin arkadaşı, hepsi birbirinin kardeşi. Bu ayrılık niye, niçin yıllarca bu zulmü yaptılar, neden? Hani özgürlükçüydü bunlar? Nasıl özgürlükçü, neresi özgürlükçü bunların? Bu CHP mi özgürlükçü? Ama şimdi ne oldu biliyor musunuz? Bir tane başörtülü kardeşimizi belediye başkan adayı yaptı. Hamdolsun bak bugünleri de gördük. Mesele yolu açmak. Biz yoldaki bütün o engelleri aşa aşa yürüyoruz. Bunlar istismar da olsa bunu yapsınlar. Onun da faydası var" dedi.

Muhabir: Kadir Karakuş

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.
İlgili konular
Bu haberi paylaşın