Yaşam, arşiv

"Cülus Armağanları Sergisi" açıldı

Sultan II. Abdülhamit'in tahta çıkışının 25. yılının kutlandığı 1901'de yabancı ülke liderlerince gönderilen 18 değerli hediyenin tarihseverlerin beğenisine sunulduğu "Cülus Armağanları Sergisi" açıldı.

17.09.2014 - Güncelleme : 17.09.2014
"Cülus Armağanları Sergisi" açıldı

İSTANBUL

Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, Yıldız Sarayı Kaskat Köşkü'nde düzenlenen açılış töreninde yaptığı konuşmada, görevinin en anlamlı gecelerinden birini yaşadığını belirterek, "Sultan II. Abdülhamit'i, tahta çıkışının 25. yılı vesilesiyle gönderilen değerli hediyeleri 113 yıl sonra ilk kez bir araya getiren önemli bir sergiyle anıyoruz. Bu tip sergilerin sanatsal ve kültürel boyutu kadar siyasi boyutu da var. Bize hafızamızı tazeleme imkanı veriyor" ifadelerini kullandı. 

Sultan II. Abdülhamit hakkında birbirine zıt birçok değerlendirmenin yapıldığını aktaran Çelik, şunları kaydetti:

"Kimilerine göre, izlediği siyaset ve katı yönetimi nedeniyle eleştirilmesi gereken bir yöneticiyken, kimilerine göre ise savunma, hukuk, eğitim, kültür, bayındırlık vehususen dış politika alanındaki icraatları nedeniyle ileri görüşlü bir devlet adamıdır. Burada yapılan bütün değerlendirmelerin gözden kaçırdığı husus şudur; II. Abdülhamit ,Osmanlı İmparatorluğu'nun küresel güçler tarafından paylaşıldığı, imparatorluk coğrafyasının en zorlu günlerini yaşadığı bir dönemde Devlet-i Aliye'nin başına geçmiş ve hüküm sürmüştür. Bu nedenle Abdülhamit, her şeyden önce göreve geldiği dönemin koşulları çerçevesinde değerlendirilmelidir. O, zayıflayan bir devlet içinde bir siyasi deha olarak devletin ayakta kalmasını ve tüm mükellefiyetlerini yerine getirmesini sağlamış önemli bir devlet adamıdır."

"Gazze, birinci derecede milli meselemizdir"

Çelik, II. Abdülhamit döneminde sadece Anadolu'da değil, Şam'daTrablusgarp'ta da birçok faaliyetler gerçekleştirildiğini dile getirerek, "Bugün bize 'Şam ve Trablusgarp'taolanlarla niye ilgileniyorsunuz?' diyenlere sadece şunu söylemek istiyoruz, '100 yıl evvel oranın imarı bizim devlet adamlarımızca yapılıyordu. Dolayısıyla Şam ve Trablusgarpile niçin ilgilendiğimizi soranlara '100 yıldır niçin ilgilenmiyoruz?' diye sormak gerekir" ifadelerini kullandı.

Dış politikada bugün dahi çözüm bulunamayan sorunlara karşı II. Abdülhamit'in en zorlu şartlarda bile net bir duruş sergilediğini anlatan Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Gazze meselesiyle ne zaman ilgilensek deniyor ki 'Bu mesele bizim milli meselemiz değil, Araplar'ın meselesidir'. Bizim hükümetimizin 10-12 yıldır anlattığı meselelerden biri şudur; Gazze, aynı Kıbrıs gibi, diğer meselelerimiz gibi birinci derecede milli meselemizdir. Peki Gazze'nin milli meselemiz olduğunu nereden çıkarıyoruz? Filistin'in kendilerine satılması karşılığında Osmanlı'nın bütün borçlarını tasfiye etmeyi taahhüt eden Dünya Siyonist Teşkilatı Başkanı'na Abdülhamit, 'Ben bir karış dahi vatan toprağını satmam. Zira bu vatan, bana değil, milletime aittir. Milletim de bu toprakları ancak aldığı fiyata verir çünkü bu topraklar kanla alınmıştır, kanla verilir' cevabını vermiştir. Dolayısıyla Gazze ile olan bağımızı en yakın zamanda ifade eden cümleler Abdülhamit'e aittir."

"Eserler, bir cihan imparatorunun ulaştığı gücü de gösteriyor"

Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun eşi Sare Davutoğlu da Türk Osmanlı saray mimarisinin son örneği Yıldız Sarayı'nda bu anlamlı serginin gerçekleşmesinden duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Sergide emeği geçen herkese teşekkür eden Davutoğlu, "1901'de Sultan II. Abdülhamid'in iktidarının 25. yılını kutlamak üzere gönderilen bu eserler, imparatorluğun neredeyse dağılma dönemi sayılabilecek bu döneminde bile bir cihan imparatorunun aslında ulaştığı gücü de bize gösteriyor" diye konuştu.

Sultan II. Abdülhamit'in sadece diplomasi ve devlet yönetimiyle değil aynı zamanda hem İstanbul'da hem de imparatorluğun farklı yerlerinde gerçekleştirdiği imar faaliyetleriyle de bilindiğini anlatan Davutoğlu, şöyle devam etti:

"Hayatımızın çok içinde olan Sirkeci, Haydarpaşa Garı, Darülaceze binası gibi pek çok bina, her gün önünden geçerken işimiz olduğunda uğradığımız Sultan II. Abdülhamit'i hem anmamızı, hem de anlamamızı sağlayacak binalar. Yine onun farklı yerlerde emirleriyle inşa edilmiş olan ve birçoğu kamu binası olarak kullanılan hükümet konağı, gümrük binası, okul, hastane gibi binalar da kendisinin vizyonunu bize anlatan ve hala yaşayan eserleridir."

Konuşmaların ardından, Yıldız Vakfı Başkanı ve AK Parti Şanlıurfa Milletvekili Zeynep Karahan Uslu, Bakan Çelik'e plaket takdim etti.

Serginin açılışına, Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir, Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan, Beşiktaş Belediye Başkanı Murat Hazinedar, tarihçi-yazarMustafa Armağan ve İstanbul Ticaret Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Hatemi'nin de aralarında bulunduğu çok sayıda davetli katıldı.  

Cülus armağanlarının hikayesinin masalsı bir dille anlatıldığı sergi, 17 Ekim'e kadar görülebilecek. 

Muhabir: Büşra Nur Özcan

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.
İlgili konular
Bu haberi paylaşın