Dolar
32.34
Euro
34.87
Altın
2,220.88
ETH/USDT
3,563.50
BTC/USDT
70,641.00
BIST 100
9,079.97
Gündem, arşiv

Birinci Meclis'in ruhuna sahip çıkmalıyız

TBMM Başkanı Çiçek, "Birinci Meclis'in ruhuna bundan sonra daha fazla sahip çıkmalıyız. Birinci Meclis meşruiyetten asla sapmadı. Bize de bu doğrultuda görev düşmekte" dedi.

23.04.2014 - Güncelleme : 23.04.2014
Birinci Meclis'in ruhuna sahip çıkmalıyız

ANKARA

TBMM Başkanı Cemil Çiçek, "Devletimize ve milletimize yönelen tehditlere el birliğiyle karşı koymak durumundayız. Birinci Meclisin sahip olduğu ruha bugüne kadar sahip çıktığımız gibi bundan sonra daha fazla sahip çıkmalıyız. Birinci Meclis, olağanüstü şartlar altında kurulup çalışmasına rağmen meşruiyetten asla sapmadı. Bize de bu doğrultuda görev düşmektedir" dedi.

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla Ulus'taki Birinci Meclis'te tören düzenlendi. Törene, TBMM Başkanı Çiçek, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, bazı bakanlar ile AK Parti, CHP ve MHP milletvekilleri katıldı.

Tören, Birinci Meclis'te ilk konuşmayı yapan Sinop Mebusu Şerif Bey'in konuşmasının seslendirilmesi, saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başladı. TBMM Başkanı Çiçek, burada yaptığı konuşmada, TBMM'nin açılışının 94'üncü yıl dönümünün ve Milli Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nın coşkuyla kutlandığını belirtti.

Türk milletinin 94 yıl önce bugün toplanılan kutsal çatı altında yeni bir karar aldığını ve tarihinde bir dönüm noktası yaşadığını ifade eden Çiçek, eski anlayışla yeni bir düzen kurulamayacağına inanan milletvekillerinin büyük bir değişime karar verdiğini söyledi.

Hür ve bağımsız Türkiye'nin yol haritasının 94 yıl önce Birinci Meclis'te çizildiğini dile getiren Çiçek, şöyle konuştu.

"94 yıl önce vatanın bağımsızlığını canından aziz bilen kurucu vekiller tarafından tarihin sayfalarına altın harflerle not düşülmüştür. 19 Mayıs 1919'da Gazi Mustafa Kemal'in öncülüğünde Samsun'da başlayan bu kutlu hareket; Amasya, Erzurum ve Sivas'ta olgunlaşmış ve meyveleri Ankara'da toplanmıştır. Başlatılan hareket ezilen ve mazlum tüm milletlere kurtuluşun yolunu göstermiştir. Sivas'ta ilan edilen tam hürriyet, tam bağımsızlık hedefine buradan yürünmüştür. Böylece Türk milleti kendisine vurulmak istenen prangaları kopartarak Anadolu'daki üçüncü devletini kurma yolunda önemli bir adım atmıştır."

"Meşru yöntemlerle kalıcı bir mücadele sürdürüldü"

TBMM Başkanı Çiçek, Ankara'da toplanan Millet Meclisi ile düşmana karşı savunmada meşru yöntemlerle kalıcı bir mücadelenin sürdürüldüğünü söyledi.

Türkiye Büyük Millet Meclisinin Ankara'da açıldığı zaman Anadolu'nun dört bir yandan kuşatma altında olduğunu ve düşmanın tek hedefinin Anadolu'yu güneyden, kuzeyden ve batıdan işgal etmek olduğunu anımsatan Çiçek, Birinci Dünya Savaşı'nın çıkış sebeplerinin başından Osmanlı Devleti'ni paylaşmanın ve mirasını paylaşmanın geldiğinin zamanla daha net görüldüğünü dile getirdi.

 Türkiye'nin, Birinci Dünya Savaşı'nın ardından yenilenler arasında sayılmasının emperyalistlere ve müstevlilere bin yıllık hedeflerine ulaşma fırsatı verdiğine dikkati çeken Çiçek, şunları kaydetti:

"Bugün hürsek, bağımsız bir devletimiz varsa 94 yıl önce bu salonda toplanarak Türkiye Büyük Millet Meclisini açan tam inanmış kadro sayesindedir. Zora, zorbalığa boyun eğmeyen yiğit insanlar sayesinde büyük emperyalist oyun bozulmuş ve Anadolu yeniden vatan olmuştur. 94 yıl önce bugün Türkiye Büyük Millet Meclisi, birliğin merkezi olmuş ve milletimizin kurtuluş meşalesini ateşlemiştir. Türkiye Büyük Millet Meclisinde birlik ve dayanışmanın gücü gösterilmişti. Sivas kongresi ile bir çatı altından toplanan milli kuvvetler Ankara'da bağımsızlığa doğru yürümüşlerdir."

Halkın bir kısmına söz konusu mücadeleye inandırmanın hiç de kolay olmadığını, özellikle İstanbul'da yaşayan bazı aydınlar Anadolu'nun istikbalini İngiliz himayesinde, Amerikan mandasında aradığını dile getiren Çiçek, o kişilerin sadece bu fikirlere inanmakla kalmadığını karşı yönde propaganda da yaptığını söyledi.

Çiçek, o dönem bu ülkede kahramanlar olduğunun unutulduğunu ifade ederek, Türkiye Büyük Millet Meclisi kurucuları gibi Türk milletinin tarihte üstlendiği görevi ve elde ettiği bu başarıları ve ne yapacağını bilen tam inanmış insanların olduğunu dile getirdi.

"Anadolu'nun milletler mezarlığı" 

Tarihin Anadolu'nun milletler mezarlığı olduğunu gösterdiğini, Anadolu topraklarının zayıflık ve zaaf götürmeyeceğini, bu nedenle de her zaman diri ve uyanık olmak gerektiğini ifade eden Çiçek, "Milletin arasına fitne girdiğinde, devlet yönetiminde zaaf meydana geldiğinde hürriyet ve istiklalin tehlikeye düşmesi kaçınılmazdır. Bu durum günümüzde de geçerlidir. Kimse geçmişimizdeki başarılarımızla bize muamele etmez. Aramızdaki uyum ve birlik bozulduğunda dirliğinde bozulacağından da hiç şüphe yoktur. Yerimizi almak için başkaları sıraya girer. Ve yine tarih gösteriyor ki ordusu olmayan bir devletin Anadolu'da barınma imkanı da yoktur. Tarih boyunca bu böyle olmuştur. Bu nedenledir ki İngiliz, Fransız, İtalyan, Yunan ve onların yerli işbirlikçilerinin yaptıkları ilk iş Türk ordusunu dağıtmak olmuştur. Nitekim kurtuluş mücadelesinin en zor ayağını da o dağıtılan ordunun yeniden kurulması oluşturmuştur" dedi.

94 yıl önce her türlü imkansızlığa direnerek olağanüstü şartlar altında kurulan Türkiye Büyük Millet Meclisinin bugün kendilerine örnek olacak demokratik bir anlayışa sahip olduğunu dile getiren Çiçek, bağımsızlığı elinden alınmış bir milletin temsilcileri olarak oluşturdukları yapıda bütün organları seçimle belirlediklerini ve bütün yetkileri seçimle verdiklerine dikkati çekti.

Çiçek, konuşmasında Büyük Önder Atatürk'ün "Bütün cihan bilmelidir ki artık bu devletin ve bu milletin başında hiçbir kuvvet yoktur, hiçbir makam yoktur. Yalnız bir kuvvet vardır. O da milli egemenliktir. Yalnız bir makam vardır. O da milletin kalbi, vicdanı ve mevcudiyetidir" sözlerine yer verdi.

Düşmanın Ankara'ya bir top atışı kadar yaklaşmasına rağmen Türkiye Büyük Millet Meclisinin hiçbir üyesinin yılgınlık göstermediğini ve teslim olmayı da düşünmediğini belirten Çiçek, şöyle devam etti.

"Her konuda aynı fikirde olma mecburiyetimiz yok. Bu insan tabiatına da aykırı ama söz konusu ülkenin bağımsızlığı, milletin istikbali, dirliği ve birliği söz konusu olunca kader birliği etmek mecburiyetindeyiz. Bu hassasiyete dün olduğu gibi bugün de ihtiyacımız vardır. Devletimize ve milletimize yönelen tehditler karşısında kişisel menfaatlerimizden feragat etmek gibi bir sorumluluğumuz var. Devletimize ve milletimize yönelen tehditlere el birliğiyle karşı koymak durumundayız. Birinci Meclis'in sahip olduğu ruha bugüne kadar sahip çıktığımız gibi bundan sonra daha fazla sahip çıkmalıyız. Birinci Meclis olağanüstü şartlar altında kurulup çalışmasına rağmen meşruiyetten asla sapmadı. Bize de bu doğrultuda görev düşmektedir. İlk meclisin koyduğu hedefleri milletimiz var oldukça, devletimiz durdukça hep yaşatmalıyız. Meclisin iradesi milletin iradesidir. Bu iradeye her zaman saygı duymalı, milletin ve devletin menfaatlerini kendi menfaatlerimizin üzerinde tutmalıyız."

"Bugün takvim yapraklarındaki sıradan bir gün değil"

Çiçek, 23 Nisan 1920'nin takvim yapraklarındaki sıradan bir gün olarak görülmemesi gerektiğini ifade ederek, bu tarihin gençlere ve çocuklara en doğru şekilde anlatılması gerektiğini söyledi.

Çiçek, Birinci Meclis özel defterine şunları yazdı:

"Aziz Atatürk ve Kurucu Milletvekillerimiz; Türkiye Büyük Millet Meclisinin açılışının 94. yılında sizleri minnet ve şükranla anıyoruz. Hürriyetimizi ve bağımsızlığımızı sizlere borçluyuz. Sizler, kişisel istikbalinizi, vatanın ve milletin selameti için feda etmiş insanlarsınız. Devletimizin en güçlü zamanında hiçbir karşılık beklemeden milletimizin hizmetine koştunuz. Dünyada eşi görülmedik bir şekilde, milletin iradesinin temsilcileri olarak bugünlerimizin mimarı oldunuz.

Bizler de sizlerden aldığımız mesajı, bizden sonra gelen kuşaklara layıkıyla aktarmak için gayret gösteriyoruz. Devletimizin ilelebet yaşaması ve milletimizin payidar olması için gençlerimizi sizlerden aldığımız ışıkla yetiştirmeye çalışıyoruz. Onlar ülkemizin geleceği adına bizleri umutlandırmaktadır. Gelecek nesillerde sizlerin gösterdiği yolda, vatanlarının bağımsızlığı, Türk milletinin istikbali için tek yürek olacaklardır. Güçlü, müreffeh ve huzurlu bir Türkiye'yi onlar inşa edeceklerdir."

Çiçek ve beraberindekiler, daha sonra Ankara Kulübü seğmenlerinin gösterisini izledi ve onlarla fotoğraf çektirdi. 

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.
İlgili konular
Bu haberi paylaşın